-Tekinsiz- Buluşma

Konu: -Tekinsiz- Buluşma Paz Mayıs 01, 2011 1:19 pm

&

İn

Uykusuz bir gece daha... Çelişik düşüncelerle boğuşmayı çocuğa öğreten odanın karanlığına onlarca kez lanet etmiştir. Düşmanlarla çevrili bir zihne sahip olmaktan daha beter bir şey düşünemiyordu merdivenleri çıkarken. Tüm hayatını çekmesi gereken bir baş ağrısıyla sürdüreceği gerçeğine katlanma fikri Kevin'i zehirliyordu adeta. Artık duvarların soğundan vaz geçip yeni yüzlerle görüşme fikri daha cezbedici gelmeye başlamıştı, en azından kendisiyle kavga etmekten bir süreliğine mola alabilirdi. Sadece umuyordu çocuk, diğer tarafıyla başa çıkmayı hiç bir zaman tam anlamında yapamamıştı. Aquilano beklediğinden daha eğlenceli biri çıkmalıydı. Aquilano...Çekici bir kız olduğunu düşünüyordu fakat iç dünyası hakkında hiç bir bilgisi yoktu çocuğun. Tekrar içindeki güvensizlik çanları çalmaya başlamıştı ya, umrundada değildi pek. Bugün herhangi biriyle içli dışlı olması gerekiyor. “Umarım şu çelişkili beynim bugününde içine etmez.” Diye geçirdi içinden. Fikirlere kapılmaması gerekiyordu aslında sadece, bir süreliğine hayatını akışına bırakırsa her şeyin düzene gireceğini düşünüyordu. Fakat kendi kontrolünden çıkmış bir hayatı yaşamakta istemiyordu. Tekrar bir çelişki davası içerisinde kendini boş dersliğin içinde buldu. Etraf o kadar çok dağınıktı ki, içinde ne yapıldığını merak etmeden edemedi Kevin. Camlardan içeri giren rüzgar perdeyi dalgalandırıyordu, rahatsız olmuştu. Camlarla birlikte perdeyide çekmişti. Sınıfın arka tarafına yürüyüp gözüne kestirdiği ilk sıraya geçip oturmuştu. Gözlerini ovuşturmuştu, hayata erken gözlerini açmaktan her gün nefret etmeye devam edeceğini biliyordu. Hatta yaşamaktanda. Çelişkili bir beyne sahip olduğunu kabullenmek onun hayatını kolaylaştırmamıştı tam aksine nefes almayı işkenceye çevirmişti. Fakat şikayet etmemeyide öğrenmişti yaşadıkça. Güçlü bir iradeye sahip olmasına karşın yıkılmaz duvarlarıda yoktu çocuğun. Sık sık takındığı o soğuk ruh halini bugünde göstermek istemiyordu. Buluşacağı kişiye duyduğu değişik histen dolayı olsa gerek, mimiklerini bugün kullanabileceğini düşünüyordu. En azından bir tebessümün yüz kaslarında şekillenebileceğini... En son ne zaman içten gülmüştü? Ya da ne zaman gerçek bir duygu hissetmişti? Dağılmış bir ailenin arasında yaşam mücadelesi vermekten hayatının ilk gerçek kararını vermeden önce olsa gerekti... Evinden ayrılma fikri yeni bir hayat sunmuştu çocuğun önüne, tek sorun yeterince sağlam değildi zihni, hazır değildi. O kadar çok rol yapan insanın arasında sahte akrabalık ilişkilerinden nefret etmekten daha kötü değildi ama evden kaçmak. Çıkar ilişkilerine o kadar çok şahit olmuştu ki gerçek ilişkilerden, ailesel bağlardan nasibini alamamış birisi olarak büyümüştü. Kevin sıraya parmaklarını vurarak ritim tutarken düşüncelerinden sıyrılmasını sağlayan şey birinin adım sesleriydi. İçinde bir heyecan oluşmuştu, burada olmasının yasak olup olmadığını bilmiyordu fakat öylece otururken görülmesi gerçekten salak bir görünüm olurdu herhalde. Düşünceleri bunlardı fakat hareketlerine söz geçirememişti, hala sıraya boş boş bakıp ritim tutmaya devam ediyordu. Belki de beklediği kişiydi gelen...

Konu: Geri: -Tekinsiz- Buluşma Paz Mayıs 01, 2011 2:08 pm

Merdivenleri çıkarken kafasını boşaltmaya çalışıyordu. Herhangi biriyle görüşmek için uygun bir gün değildi. Arkasını dönüp yatakhanesine gitse, kardeşi ile bir mesaj gönderse büyücüye? Ah, hayır. Aurora bunu asla yapmazdı. Yine “Senin oyunlarına alet olmak istemiyorum.” diyecek, kızacak, öğütler verecekti belki. Aurora ve abla tavırları… Başka bir plan… Yatakhanesine dönse, sonraki gün büyücüyü bulup ona hasta olduğunu falan anlatabilirdi. Bu da olmaz. Cadının onunla oynamaya çalıştığını düşünürdü belki. Bir daha görüşme fırsatı bulamazdı. Ama onu bir süredir izliyordu ve böyle bir şey ayarlamışken bunu berbat edemezdi. Merdivenleri çıktı sessizce. Gece gördüğü kabusu hatırlamaya çalıştı. Hafızasını ne kadar zorlarsa zorlasın hatırlayamayacağını bilse de en azından aklını bir şeylerle meşgul ediyordu. Buluşmasının berbat olmasına dair bir korku vardı içinde. Nedenini bilmiyordu. Onu korkutmaya başlayan düşünceleri kafasından atmak amacıyla işe yaramayacağını bile bile başını iki yana salladı. Saçlarının bir kısmı gözünün üzerine geldiğinden başını geriye atarak bir nebze çekti onları.

x

Merdivenler bittiğinde fark edebildi beşinci kata çıktığını. İlk geldiği zamanlarda Hogwarts içinde bir yerden bir yere gitmek oldukça zor oluyordu onun için. Yorulduğunu ancak durduğunda fark edebildi. Dersliğin kapısının yanındaki duvara yaslanıp derin bir nefes aldı ve dersliğe girdi. Arka sıralardan birinde oturan Kevin’ı gördüğünde gülümseyip kurumuş dudaklarını ıslattı diliyle. Dersliğin havası hep boğucu gelirdi cadıya. Burası hep boştu. Kaçamak yapmak isteyen insanlar dışında…

“Merhaba.”

Kevin’ın cevap vermesine veya masadaki ellerini çekmesine fırsat vermeyecek bir hızla yanına gidip önündeki masaya yaslandı. Giydiği eteğin hafifçe kalktığını hissetmişti ama pek oralı olmadı. Saçlarını omzundan attı.

Konu: Geri: -Tekinsiz- Buluşma Paz Mayıs 01, 2011 2:59 pm

“Merhaba.”

Kelime odada yankılanırken kız çoktan Kevin'in oturduğu sıranın önündeki masaya yaslanmıştı. Çocuğun elleri masaya son bir kez sertçe vurup geri çekilmişti. Kızı baştan aşağıya süzüp yüzündeki duygusuz ifadeyi değiştirmemişti Kevin. Sonunda gözleri kızın gözlerini bulduğunda bakışlarını kilitlemişti. Bir şeyler arıyordu sanki, ya da daha içini görmek istiyordu kızın. Eteğinde bir farklılık mı var diye takılıp kalabilirdi aslında, hatta iyice baksa ne olduğu konusundada bir fikre sahip olacağından emindi. Yinede de daha tek kelime etmeden giyinişine takmak saçmaydı Kev için. Bu bakışmanın uzaması için bir sebep yoktu. Cevap verme gerekliliğini hatırlamıştı Kevin. Bulunduğu yerden ağır hareketlerle kalkıp kıza yaklaşmıştı. Kıza nasıl davranacağı, nasıl yaklaşacağı hakkında bir fikri yoktu Kevin'in. İki canı sıkkın insanın birlikte ne yapabileceklerini öğrenmek istiyor gibiydi. Aynı zamanda kızla yakın olma fikride oldukça cezbediciydi.

"Sana da merhaba Aquilano. Görüşmeyeli daha çok mu güzelleştin bana mı öyle geliyor? "

Ne hareketleri hakkında ne de söyledikleri hakkında bir düşüncesi yoktu, sadece aklına ne gelirse onu söylüyordu. Yıllarını düşünerek geçirmiş birisi için umursamamaz bir yaşam tarzı inanılmaz derecede rahat geliyordu, korselerinden kurtulmuş orta çağı kadınları misali... Kevin ellerini kızın yüzünün üstüne doğru götürüp saçından bir şey alıp atarmış gibi yaptı. Bir şey söylemek yerine gözleriyle "bir şey vardı aldım" bakışı atmayı tercih etmişti. Her ne varsa, Kevin kıza yaklaşmak istiyordu, içinde yaşadığı tüm o güvensizlikleri bir kenara koyup hiç açılmamak üzere kilitler vurmak istiyordu. Düzenli bir yaşamdan çok uçlarda olma fikrini benimsemek istiyordu hatta. Yıllardan beri yaşayamadığı hayatının çığlıklarını kulaklarında hissedebiliyordu, özgür olmak istiyordu. Kurallardan kurtulmak, başka düşüncelerden uzaklaşmak. Yorumlardan ve eleştirilerilerden uzak bir dünyada yaşamak... Bunu yapamasa bile burada bugün kendi nasıl isterse öyle davranacağını biliyordu.

Konu: Geri: -Tekinsiz- Buluşma Ptsi Mayıs 02, 2011 12:31 pm

Gözlerine kilitlenen gözler sol göğsündeki hareketlendirmeyi hissedilebilir kılmıştı. Cadı bir an için kalbinin atışlarından korktu. Daha önce baktığı hiçbir göz bu derece etkilememişti onu. Büyücünün bakışlarındaki kibir mi etkilemişti onu? Her şeye rağmen yumuşak bakıyordu sanki. Ya da öyle görmek isteyen cadıya öyleymiş gibi geliyordu.

“Sana da merhaba Aquilano. Görüşmeyeli daha çok mu güzelleştin, bana mı öyle geliyor?”

Saçlarından bir şey alıp aldı. Saçlarında bir şey olması fikri hoşuna gitmese de büyücünün en ufak dokunuşunu hissetmek dahi heyecana yol açmıştı. Büyücünün yaklaşması cadıya cesaret vermişti. Atılım yapmanın tam sırasıydı. Birkaç saniye düşündü. Ardından parmaklarını saç diplerine geçirdikten sonra ayağa kalkıp büyücüye yaklaştıktan sonra kolunu onun omzuna yasladı. Büyücünün nefesini bir kere yüzünde hissettikten sonra her ikisinin de nefes alışverişleri yavaşlamıştı sanki. Kalbinin çırpınırcasına atışını hissediyordu.

“Belki daha yakından bakmak istersin.”

Büyücüye daha da yaklaşıp burunlarının birbirlerine değmesini sağladı. İstemsizce kendi alt dudağını ısırdı.

Konu: Geri: -Tekinsiz- Buluşma Ptsi Mayıs 02, 2011 2:29 pm

Sözler gittikçe anlamsızlaşmaya başlamıştı Kevin için. Düşüncelerde her nasılsa her zaman bir şeyler düşünen çocuğun zihnini rahat bırakmaya başlamıştı. Sadece parmak uçlarında hissettiği şeyi tekrar yaşamak istiyordu. Hislerine dayalı olarak yaşamayı öğrenmek istiyordu, kendi isteklerinden başka bir şey düşünmeyecek duruma gelmek hatta... Garip bir dakika içinde kıza daha çok yakın olmak için yanıp tutuşur hale gelmişti Kevin için bu kadar kolay avlanmak değişik bir histi.

“Belki daha yakından bakmak istersin.”.

Bir cevap beklemediği için minettardı adam, aslında sadece kızın yaptığı hareketten son derece hoşlanmıştı. Kalp atışlarının hızlandığını hissedebiliyordu şimdi adam, sakinliğini kaybedebilir miydi gerçekten? Yıllardan beri kendine oturttuğu o soğukkanlılığını kaybedebilir miydi şimdi? Kızın nefesini teninde hissettiği ana kadar bu sorular aklından geçmeye devam etmişti, onu hissettiğinde ise düşünme yetisini kaybetmeye başlamıştı. Saniseler sonra kızla oğlanın arasındaki kısa mesafe kapanmıştı, burunları bir birlerine değecek kadar yakınlaşmışlardı. Kevin bir süre daha kızın gözlerine kenetlenmeyi devam ettirmişti. Sıcaklığını hissetmeye devam etmek istiyordu, sıcaklığına daha çok sarılmak belki... Oğlanın eli yükselip kızın boynuna çıkmıştı. Parmak uçları kızın tenini okşayarak çenesine kadar yükselmişti. Alt dudağına dokunup hafifçe araladı kızın dudaklarını. Kevin'in yüzü gittikçe kızın yüzüne yaklaştı, dudakları sonunda bir birlerini bulmuştu. Aynı zamanda çocuğun tüm düşünceleri kendini kızın dudaklarında kaybolmaya başladı...

Konu: Geri: -Tekinsiz- Buluşma Ptsi Mayıs 02, 2011 6:19 pm

Boynundan başlayıp çenesine ilerlerken tenini okşayışı tuhaf bir biçimde hoşuna giden bir his bırakıyordu. Neden hoşuna gittiği hakkında hiçbir fikri yoktu. Belki sadece bu dokunuşlar Kevin'a ait olduğu içindi. Hayır. Aquilano bu kadar çabuk bağlanabilen biri değildi. Onu bir süredir izlemesi hesaba katılmazsa... Kalbi kontrol edemeyeceği derecede hızlı atmaya başlamışyı büyücünün dudaklarını aralamasıyla. Gözlerini kapatıp Aquilano'nun yüzüne yaklaşırken cadı da Kevin'in öpüşlerini saklamak istercesine gözlerinin üzerine kapadı göz kapaklarını.

Yavaşça öpüyordu adamın dudaklarını. Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordu, durdu. Dudakları yaramaz bir gülümsemeyle kıvrıldı. Hiç tanımadığı biri bile baksa ne istediğini anlardı. Aquilano yavaşça kucağına kaydı adamın.

Dudaklarıyla tekrar dudaklarını örttü Kevin'in. Ellerini istemsizce adamın göğsüne koyduğunu farkettiğinde ellerini onun vücudunda gezdirerek boynuna kadar getirdi. Bir eli oradan bir nebze omzuna kaydıktan sonra. Diğer eli ise saç diplerine ulaşmıştı onun. Parmakları adamın saç diplerinde dudaklarında olduğu gibi yavaşça dolanıyorlardı.

» Ani Buluşma..
» Buluşma
» Buluşma~~Blair Laurén Stewart-Kristén Marié Cullen