Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 İkinci Ders

Aşağa gitmek 
+18
Chuck George Berry
Kevin Marquéz
Cynthia Weitz
Lia Elisabeta Boleyn
Chloe Brenda Cooper
Lena Jacksaw
Kesha Lune Euryale
Raist Larkin
Jessica Sleet Norabel
Calvin Jack Xavier
Evaline Slowen
Wulfric Eugène Salieriant
Daniel Radcliffe
anna gabriel fuhrman
Alexia Shelley Mathers
Robert de Marqué Albusan
Liliana Liselotte Belle
Diana Swennie Rosenbaum
22 posters
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePerş. Ocak 28, 2010 2:05 pm

Alıntı :
Daha kaliteli rpg*ler yazmak istiyorsanız, uzun
yazamadığınızdan dert yanıyorsanız ve kendinizi geliştirmek
istiyorsanız okuyun ve uygulayın.

-0-

x Rpg'nizi yazmadan önce ortamı hayal edin. Neredesiniz? N'apıyorsunuz? Her şeyi tüm ayrıntısıyla hayal edin. Gözlerinizi kapatın ve kendinizi tasvir ettiğiniz mekanda hayal edin. Bunu yapmanız betimlemelerinize yardım eder ve sizi öne çıkarır. Betimlemeleri ne kadar bol tutarsanız rpg'niz de o ölçüde güzel olur.

x Yazacağınız uzun rpg'lerinizi her ihtimale karşı bir word belgesine yazıp sık sık kaydetmeye çalışın. Aksi takdirde rpg'niz kaybolabilir ve bu sizi hem üzer, hem de aynı rpg'yi tekrar yazmak sıkıcı olur.

x Rpg'nizi yazdıktan sonra düzeltme okuması yapın. Beğenmediğiniz yerleri değiştirin, eklemeler yapın. Bu, ayrıca rpg'nizi uzatmanız için de fırsattır. Bu işlemi yaparken yazım ve imla kurallarına dikkat edin.
Noktalama işaretinden sonra birer boşluk bırakın. İnternetteki yazım ve imla klavuzlarından yararlanmanız için için faydalı olacaktır.

x Rpg'nizi renklendirin. Bu rpg'nizin kalitelisini artıracaktır. Pastel veya mat tonları seçin. Gözü yoracak tonları değil, pastel ve mat tonları seçin.

x Rpg'nizi yazdıktan sonra eleştirilere açık olun ve diğer rpg'lerinizi eleştiriler ışığında yazın. Böylece daha güzel ve beğenilen rpgler yazarsınız.
Binanız seçildikten sonra, bina başkanları size yatakhanelerinizi gösterirken, ürkek ürkek hareket eden merdivenleri dikkatle inceleyecek, yatakhane arkadaşlarınızla ilk kez tanışacaksınız.

x Yatakhaneye gelene kadar veya yatakhanede yaşadığınız olaylar tamamen hayal gücünüze bırakıldı.
x Yatakhanedeki arkadaşlarınız ve binanız gibi ayrıntıları istediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz.
x Başka bir kurgu kullanırsanız kabul edilmeyecek.
x Kolay gelsin.

Rpg'nizi buraya yazın ve eleştirmemize izin verin. Amacımız sizi kırmak yada üzmek değil. Hepimizin istediği daha kaliteli rp'ler.

Bu başlık altında bu kurguyla yazın ve inceleyip birlikte öğrenelim. Özellikle rpg puanı düşük olanlar derse mutlaka katılsın. Puanı fazla olan ama kendini daha da geliştirmek isteyenler de katılabilir.


En son Diana Swennie Rosenbaum tarafından C.tesi Mart 20, 2010 1:54 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 4 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Liliana Liselotte Belle
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Liliana Liselotte Belle


Mesaj Sayısı : 923
Gerçek İsim : Serra^^
Sihirsel Soy : Melez^^
Özel Yetenek : Metamorfmagus.
En Belirgin Özellik : Marjinal ve Anı yaşayanlardan.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue75 / 10075 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePerş. Ocak 28, 2010 3:05 pm

"Gryffindor 1. sınıf öğrencileri bu taraftan!" diye bağırdı uzun boylu siyahi bir erkek öğrenci. 5. sınıflardandı büyük ihtimalle. Bir grup yaşıtım öğrenciyle arkasından giderken Emmy'yi gördüm. El salladı. Karşılık verirken daha önce hiç hissetmediğim bir duygu sardı tüm bedenimi. Böyle buruk bir heyecan gibi. Tanımlamak gerçekten zor. Kardeşimin hemen yanımdaki odada rahat rahat uyuyor olmayacağını bilmek garip olacak. Belliydi ama, aşırı zeki ikizim benim.

Bunları düşünürken gruptan geri kalmıştım. Yetişmek için koştum. Beklemediğim bir şey oldu. Önümdeki merdiven hareket etti! Düşmek üzereyken arkamdan mavi gözlerinin içi gülümseyen bir kız tuttu beni, geri çekti. "Teşekkür ederim. Bunlar ne garip merdivenler!" diye sitem ettim. Ruh halimin bir anda değişmesine şaşırdı ama aldırış etmeden "Önemli değil canım. Alışacaksın bu 'garip merdivenlere.' Onlar hareket etmeye bayılırlar." dedi kinayeli bir sesle. Ama sevmiştim bu kızı. Arması öğrenci başkanı olduğunu açık açık gösteriyordu. Elimden tuttu ve başka bir merdivenden beni hızlıca götürdü. 'Götürdü' az kalır sanırım. 'Asıldı' demek daha uygun olur.

Şatafatlı bir kapının önüne geleceğimizi hayal ederken Kocaman bir portrenin önüne geldik. Bayağı şişman bir kadın portresi. "Parola?" diye dik dik sordu. Bu da neydi şimdi? Bu kadına-kadının portresine parola mı söyleyecektik? Kaşlarımı çattım. İsmini öğrenemediğim kız bana gülümseyip portreye döndü. "Limon şerbeti!" dedi. "Ne yani parola bu mu?" dedim şaşırarak. "Ne bekliyordun ki?" diye sordu. Bu sırada portre kendisini kenara doğru çekti ve bir geçit çıktı karşımıza. "Bunu beklemediğimden eminim." dedim içeriye girerken. Gülümsedi. Bayan Sırıtan.

Sadece gülümsüyordu. Bu iş sinir bozmaya başlamıştı. "İsmin ne senin?" diye sordum. Sesim azarlar gibi çıkmıştı. Yine güldü. Yeter ama. "Mischa" dedi. "Senin?" sonunda mantıklı bir soru. "Daisy Bonnie Clanthe" dedim kendimden emin. Yine gülümsedi. Ama bu hoşuma gitmişti.

Gryffindor ortak salonuna geldik. Beklediğimden daha güzeldi. Sağ ve solda iki ayrı merdiven yukarı doğru uzanıyordu. Ortada grup grup koltuklar. Yumuşak görünüyor. Etrafta büyücü satrancı oynamak için konuşmuş bir kaç sandalye ve masa. Bir köşede küçük bir kitaplık ve hiçbir zaman eksik olmayan hareketli tablolar.

Geç kalmışım, herkes bulmuş kendine bir arkadaş. Yanımdaki kız? İnanmıyorum, hala yanımda! "Ee nasıl buldun Bonnie?" dedi. "Güzel" dedim etkilenmemiş gibi. Artık klasikleşen bir gülümseme yine yüzünde. "Yatağını görmek ister misin?" diye sordu. Açıkçası yorgundum. Olaylar fazla hızlı ilerliyordu. Alışacaktım. "Evet sanırım." dedim. Yine elimden tuttu. Bu sefer asılmadı, götürdü. Sağ taraftaki merdivenlerden çıktık. Başka bir odaya girdik. Yataklardan oluşuyordu. Bir de yatakların yanına özenle yerleştirilmiş bavullar. Kendi bavulumu tanıdım. Yanına doğru yavaşça giderken Mischa da yanımda yürüyordu. Bavulumun yanına geldiğimde hala yanımdaydı. Yanımda olması kötü değildi, rahatsız olmuyordum ama onun yaz tatili boyunca hiç görmediği arkadaşlarıyla görüşme arzusu yok muydu yani? Aldırmadan diz çöktüm. "Yataklarımız yan yana." dedi. "Güzel tesadüf." dedim. Sevmiştim Mischa'yı. Emmy'ye söylesem inanmazdı. "Bulduğum arkadaş öğrenci başkanı." Gülerdi eminim.

Bavulumdan pijamalarımı alıp giyindim. Mischa da giydi ve yatağına oturdu. Canım ne uyumak istiyordu ne de aşağıya inmek. Ben de yatağıma Mischa'ya dönerek oturdum. "Nerden geliyorsun?" diye sordu. "Roma" dedim."Benim bir de kardeşim var biliyor musun? Hem de ikiziz." İlgisini çekmişti. "Peki nerde?" diye sordu. "Rawenclaw'da" dedim. Gerçekten şaşırdı. "İkizsiniz ve biriniz Gryffindor'da biriniz Rawenclaw'da.Öyle mi?" Başımı salladım. "Vay be.Böylesine ilk kez şahit oluyorum." dedi. "Peki ya sen? Nerden geliyorsun?" dedim. "Londra" dedi. "Benim bir kardeşim yok ama. Hem de ikiz değiliz." dedi ve kahkahaya boğuldu. Anladım ki; bunu çok komik söylemişim. Ben de onunla birlikte güldüm.

Uzun süren konuşmamızı bir ses böldü. "Uyumaya çalışıyoruz burda!" Küçük bir kikirdemenin ardından yataklarımıza döndük. Bayan Sırıtanla iyi arkadaş olmuştuk...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com/lejant-f75/liliananixiebel
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePerş. Ocak 28, 2010 3:30 pm

Daisy Bonnie Clanthe demiş ki:
"Gryffindor 1. sınıf öğrencileri bu taraftan!" diye bağırdı uzun boylu siyahi bir erkek öğrenci. 5. sınıflardandı büyük ihtimalle. Bir grup yaşıtım öğrenciyle arkasından giderken Emmy'yi gördüm. El salladı. Karşılık verirken daha önce hiç hissetmediğim bir duygu sardı tüm bedenimi. Böyle buruk bir heyecan gibi. Tanımlamak gerçekten zor. Kardeşimin hemen yanımdaki odada rahat rahat uyuyor olmayacağını bilmek garip olacak. Belliydi ama, aşırı zeki ikizim benim.

Bunları düşünürken gruptan geri kalmıştım. Yetişmek için koştum. Beklemediğim bir şey oldu. Önümdeki merdiven hareket etti! Düşmek üzereyken arkamdan mavi gözlerinin içi gülümseyen bir kız tuttu beni, geri çekti. "Teşekkür ederim. Bunlar ne garip merdivenler!" diye sitem ettim. Ruh halimin bir anda değişmesine şaşırdı ama aldırış etmeden "Önemli değil canım. Alışacaksın bu 'garip merdivenlere.' Onlar hareket etmeye bayılırlar." dedi kinayeli bir sesle. Ama sevmiştim bu kızı. Arması öğrenci başkanı olduğunu açık açık gösteriyordu. Elimden tuttu ve başka bir merdivenden beni hızlıca götürdü. 'Götürdü' az kalır sanırım. 'Asıldı' demek daha uygun olur.

Şatafatlı bir kapının önüne geleceğimizi hayal ederken Kocaman bir portrenin önüne geldik. Bayağı şişman bir kadın portresi. "Parola?" diye dik dik sordu. Bu da neydi şimdi? Bu kadına-kadının portresine parola mı söyleyecektik? Kaşlarımı çattım. İsmini öğrenemediğim kız bana gülümseyip portreye döndü. "Limon şerbeti!" dedi. "Ne yani parola bu mu?" dedim şaşırarak. "Ne bekliyordun ki?" diye sordu. Bu sırada portre kendisini kenara doğru çekti ve bir geçit çıktı karşımıza. "Bunu beklemediğimden eminim." dedim içeriye girerken. Gülümsedi. Bayan Sırıtan.

Sadece gülümsüyordu. Bu iş sinir bozmaya başlamıştı. "İsmin ne senin?" diye sordum. Sesim azarlar gibi çıkmıştı. Yine güldü. Yeter ama. "Mischa" dedi. "Senin?" sonunda mantıklı bir soru. "Daisy Bonnie Clanthe" dedim kendimden emin. Yine gülümsedi. Ama bu hoşuma gitmişti.

Gryffindor ortak salonuna geldik. Beklediğimden daha güzeldi. Sağ ve solda iki ayrı merdiven yukarı doğru uzanıyordu. Ortada grup grup koltuklar. Yumuşak görünüyor. Etrafta büyücü satrancı oynamak için konuşmuş bir kaç sandalye ve masa. Bir köşede küçük bir kitaplık ve hiçbir zaman eksik olmayan hareketli tablolar.

Geç kalmışım, herkes bulmuş kendine bir arkadaş. Yanımdaki kız? İnanmıyorum, hala yanımda! "Ee nasıl buldun Bonnie?" dedi. "Güzel" dedim etkilenmemiş gibi. Artık klasikleşen bir gülümseme yine yüzünde. "Yatağını görmek ister misin?" diye sordu. Açıkçası yorgundum. Olaylar fazla hızlı ilerliyordu. Alışacaktım. "Evet sanırım." dedim. Yine elimden tuttu. Bu sefer asılmadı, götürdü. Sağ taraftaki merdivenlerden çıktık. Başka bir odaya girdik. Yataklardan oluşuyordu. Bir de yatakların yanına özenle yerleştirilmiş bavullar. Kendi bavulumu tanıdım. Yanına doğru yavaşça giderken Mischa da yanımda yürüyordu. Bavulumun yanına geldiğimde hala yanımdaydı. Yanımda olması kötü değildi, rahatsız olmuyordum ama onun yaz tatili boyunca hiç görmediği arkadaşlarıyla görüşme arzusu yok muydu yani? Aldırmadan diz çöktüm. "Yataklarımız yan yana." dedi. "Güzel tesadüf." dedim. Sevmiştim Mischa'yı. Emmy'ye söylesem inanmazdı. "Bulduğum arkadaş öğrenci başkanı." Gülerdi eminim.

Bavulumdan pijamalarımı alıp giyindim. Mischa da giydi ve yatağına oturdu. Canım ne uyumak istiyordu ne de aşağıya inmek. Ben de yatağıma Mischa'ya dönerek oturdum. "Nerden geliyorsun?" diye sordu. "Roma" dedim."Benim bir de kardeşim var biliyor musun? Hem de ikiziz." İlgisini çekmişti. "Peki nerde?" diye sordu. "Rawenclaw'da" dedim. Gerçekten şaşırdı. "İkizsiniz ve biriniz Gryffindor'da biriniz Rawenclaw'da.Öyle mi?" Başımı salladım. "Vay be.Böylesine ilk kez şahit oluyorum." dedi. "Peki ya sen? Nerden geliyorsun?" dedim. "Londra" dedi. "Benim bir kardeşim yok ama. Hem de ikiz değiliz." dedi ve kahkahaya boğuldu. Anladım ki; bunu çok komik söylemişim. Ben de onunla birlikte güldüm.

Uzun süren konuşmamızı bir ses böldü. "Uyumaya çalışıyoruz burda!" Küçük bir kikirdemenin ardından yataklarımıza döndük. Bayan Sırıtanla iyi arkadaş olmuştuk...
Renklendirme, hoş. Betimlemeleri beğenmedim, ne yazık ki.
Ama gelişme olduğunu kabul etmeliyim.
Başlığının kilidi, açılacaktır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Robert de Marqué Albusan
Hogwarts Müdürü
Hogwarts Müdürü
Robert de Marqué Albusan


Mesaj Sayısı : 2741
Gerçek İsim : Robert de Marqué Albusan
Patronus : Zümrüdüanka Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Albus Dumbledore Hayranı
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue97 / 10097 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue66 / 10066 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePerş. Ocak 28, 2010 4:32 pm

Son öğrencinin de başına geçmişti eski, tozlu ve bilge şapka bir kez daha o tüm salonu dolduran kalın sesiyle ''Gryffindor'' diye bağırmıştı. Ardından okulun güzel, alımlı ve karanlık müdiresi yumuşak insanın kulağını ılık bir rüzgâr gibi okşayıp geçen sesiyle:

''Ehem, ehem evet çocuklar Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okuluna hoş geldiniz!''

Salondan büyük bir alkış koptu sanki salonu aydınlatan mumlar birden titremişti ya da Robert' a öyle gelmişti.

Müdirenin yanında duran onun kadar şık giyinen bir başka cadı altın bardağına gümüş kaşığıyla bir kuğunun süzülüşü gibi güzel ve yumuşak bir hareketle bardağına vurdu çıkan çınlama sesi tüm salonu susturmaya yetmişti ve müdire konuşmaya devam etti:

''Evet, bu yılda geçen yıllarda da hatırlattığım bir kaç okul kuralından bahsetmek istiyorum; ilk olarak Yasak Orman tüm öğrenciler için yasaktır!'' Bunu söylerken müdirenin gözleri Robert' a kaymıştı sanki onun içindeki kurallara karşı belirli bir kayıtsızlık olduğunu fark etmişti...

Robert bu düşünceler içindeyken müdirenin o yumuşak sesi tekrar kulağına geldi:

''Evet, son olarak da okul sorumlusu Mr.Vanth size okul koridorlarında her türlü büyünün yasak olduğunu, yasak eşyalar listesine 52 yeni eşyanın eklendiğini ,tam liste için okul sorumlularına başvurabilirsiniz, ve öğrencilerin akşam 20.00'dan sonra bina ortak salonlarından çıkmanın yasak olduğunu hatırlatmamı istedi'' dedi.

İşte bu kötü olmuştu Robert'ın içinde bu kurallara uyması olasılığı Chudley Cannos'ın bu yıl lig birincisi olma olasığına eşit gibi geliyordu.

'' Şölen başlasın!'' Bu ses onu tüm bu düşüncelerden arındırmış ve önündeki altın tabaklarda beliren birbirinden enfes yemek ve tatlılar, her nedense bir de naneşekeri, onu yıllarca aç kalmış bir deve dönüştürmüştü.

*******

Öğrencilerin hepsi tıka basa doymuştu öyle ki okul marşını söylerken Robert' ın yanındaki kız geğirmişti gerçekten çok kötü olmuştu Robert' a göre kız muhtemelen önümüzdeki 7 yıl boyunca yüzünde utanç kızarıklarıyla gezecekti.

Okul marşını herkes istediği havada okumuştu hatta öyleki cenaze marşı havasında okuyanlar bile vardı. Okul marşı biter bitmez müdire beklenenin aksine '' Marş marş yataklara!'' diye bağırmıştı. Bunun üzerine tüm salon ayağa kalkmıştı bir curcuna başlamıştı her yönden sesler geliyordu bu seslerin arasında bir aslanın kükremesi gibi bir ses gayet rahat duyuluyordu '' Gryffindorlular buradan, beni takip edin!'' hemen Robert da diğer Gryffindorluların peşine takıldı.

Merdivenlerde ilerlerken Aslan sesli öğrenci bir yandan da bize bilgiler veriyordu:

'' Her cuma merdivenler yer değiştirir yönünüzü bulmak çok zordur bildiğiniz yoldan ayrılmayın sakın...'' Öğrenciler Başkanı bunları anlatırken öğrenciler onu dinlemiyordu onların dikkati tablolardaydı hepsi konuşuyor hareket ediyor birbirlerini ziyaret ediyorlardı. Öğrenciler bunlara dalmış bakarken birden durdular pembe bir tuvalet giymiş yumuşak görünen koltuğuna oturmuş oldukça şişman bir kadın oturuyordu birden yüzünü elindeki üzüm tabağından çekip aslan sesli çocuğa döndü ve cırtlak bir sesle: '' Parola'' dedi. Sınıf Başkanı ''Mimblus Mimbultenia'' dedi ve kapı sonuna kadar açıldı.

********

Öğrenciler nihayet içeri geçmişti, neredeyse sınıf başkanı çıldıracaktı, ve sınıf başkanı o kükremeye benzeyen sesiyle kuralları tekrarlamış ve merdivende anlattıklarını bir daha anlatmıştı , tam bir işkence olmuştu çocuklara, ve nihayet:

'' Evet, yatakhaneler yukarıda kızlar siz soldaki, erkekler siz sağdaki kapıya çabuk olun bu sefer düzgün bir şekilde Ortak Salona girişteki gibi olmasını istemiyorum!'' dedi

*******

Sınıf Başkanının tüm çabalarına rağmen bu seferde ilkinden farklı olmamıştı Robert yatakhaneye girerken son duyduğu ses '' Weasley acele et!'' olmuştu. İçeri girdiğinde tüm eşyaları yatağının yanında dizilmişti fakat pijamalarını giymeye bile vakti kalmamıştı Kara Göl' den geçiş, Büyük Salon'daki şölen çok yormuştu Robert' ı bir de üstüne Sınıf Başkanı eklenince dayanamamıştı gözleri pijamasını giymeden kapanmıştı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePerş. Ocak 28, 2010 5:15 pm

Robert Albusan demiş ki:
Son öğrencinin de başına geçmişti eski, tozlu ve bilge şapka bir kez daha o tüm salonu dolduran kalın sesiyle ''Gryffindor'' diye bağırmıştı. Ardından okulun güzel, alımlı ve karanlık müdiresi yumuşak insanın kulağını ılık bir rüzgâr gibi okşayıp geçen sesiyle:

''Ehem, ehem evet çocuklar Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okuluna hoş geldiniz!''

Salondan büyük bir alkış koptu sanki salonu aydınlatan mumlar birden titremişti ya da Robert' a öyle gelmişti.

Müdirenin yanında duran onun kadar şık giyinen bir başka cadı altın bardağına gümüş kaşığıyla bir kuğunun süzülüşü gibi güzel ve yumuşak bir hareketle bardağına vurdu çıkan çınlama sesi tüm salonu susturmaya yetmişti ve müdire konuşmaya devam etti:

''Evet, bu yılda geçen yıllarda da hatırlattığım bir kaç okul kuralından bahsetmek istiyorum; ilk olarak Yasak Orman tüm öğrenciler için yasaktır!'' Bunu söylerken müdirenin gözleri Robert' a kaymıştı sanki onun içindeki kurallara karşı belirli bir kayıtsızlık olduğunu fark etmişti...

Robert bu düşünceler içindeyken müdirenin o yumuşak sesi tekrar kulağına geldi:

''Evet, son olarak da okul sorumlusu Mr.Vanth size okul koridorlarında her türlü büyünün yasak olduğunu, yasak eşyalar listesine 52 yeni eşyanın eklendiğini ,tam liste için okul sorumlularına başvurabilirsiniz, ve öğrencilerin akşam 20.00'dan sonra bina ortak salonlarından çıkmanın yasak olduğunu hatırlatmamı istedi'' dedi.

İşte bu kötü olmuştu Robert'ın içinde bu kurallara uyması olasılığı Chudley Cannos'ın bu yıl lig birincisi olma olasığına eşit gibi geliyordu.

'' Şölen başlasın!'' Bu ses onu tüm bu düşüncelerden arındırmış ve önündeki altın tabaklarda beliren birbirinden enfes yemek ve tatlılar, her nedense bir de naneşekeri, onu yıllarca aç kalmış bir deve dönüştürmüştü.

*******

Öğrencilerin hepsi tıka basa doymuştu öyle ki okul marşını söylerken Robert' ın yanındaki kız geğirmişti gerçekten çok kötü olmuştu Robert' a göre kız muhtemelen önümüzdeki 7 yıl boyunca yüzünde utanç kızarıklarıyla gezecekti.

Okul marşını herkes istediği havada okumuştu hatta öyleki cenaze marşı havasında okuyanlar bile vardı. Okul marşı biter bitmez müdire beklenenin aksine '' Marş marş yataklara!'' diye bağırmıştı. Bunun üzerine tüm salon ayağa kalkmıştı bir curcuna başlamıştı her yönden sesler geliyordu bu seslerin arasında bir aslanın kükremesi gibi bir ses gayet rahat duyuluyordu '' Gryffindorlular buradan, beni takip edin!'' hemen Robert da diğer Gryffindorluların peşine takıldı.

Merdivenlerde ilerlerken Aslan sesli öğrenci bir yandan da bize bilgiler veriyordu:

'' Her cuma merdivenler yer değiştirir yönünüzü bulmak çok zordur bildiğiniz yoldan ayrılmayın sakın...'' Öğrenciler Başkanı bunları anlatırken öğrenciler onu dinlemiyordu onların dikkati tablolardaydı hepsi konuşuyor hareket ediyor birbirlerini ziyaret ediyorlardı. Öğrenciler bunlara dalmış bakarken birden durdular pembe bir tuvalet giymiş yumuşak görünen koltuğuna oturmuş oldukça şişman bir kadın oturuyordu birden yüzünü elindeki üzüm tabağından çekip aslan sesli çocuğa döndü ve cırtlak bir sesle: '' Parola'' dedi. Sınıf Başkanı ''Mimblus Mimbultenia'' dedi ve kapı sonuna kadar açıldı.

********

Öğrenciler nihayet içeri geçmişti, neredeyse sınıf başkanı çıldıracaktı, ve sınıf başkanı o kükremeye benzeyen sesiyle kuralları tekrarlamış ve merdivende anlattıklarını bir daha anlatmıştı , tam bir işkence olmuştu çocuklara, ve nihayet:

'' Evet, yatakhaneler yukarıda kızlar siz soldaki, erkekler siz sağdaki kapıya çabuk olun bu sefer düzgün bir şekilde Ortak Salona girişteki gibi olmasını istemiyorum!'' dedi

*******

Sınıf Başkanının tüm çabalarına rağmen bu seferde ilkinden farklı olmamıştı Robert yatakhaneye girerken son duyduğu ses '' Weasley acele et!'' olmuştu. İçeri girdiğinde tüm eşyaları yatağının yanında dizilmişti fakat pijamalarını giymeye bile vakti kalmamıştı Kara Göl' den geçiş, Büyük Salon'daki şölen çok yormuştu Robert' ı bir de üstüne Sınıf Başkanı eklenince dayanamamıştı gözleri pijamasını giymeden kapanmıştı...
Renk düzeni, idare eder. Betimlemelerini geliştirmişsin. Anlatımda pürüzler var.
Ama kabul etmeliyim, kendini geliştirmişsin. Başlığını açıyorum, yeni rp bırakabilirsin. ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Alexia Shelley Mathers
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Alexia Shelley Mathers


Mesaj Sayısı : 28
Gerçek İsim : Ayşenur~~
Sihirsel Soy : Safkan ~.
En Belirgin Özellik : -
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue52 / 10052 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Mart 20, 2010 1:39 pm

*


En son Alexia Shelley Mathers tarafından C.tesi Mart 20, 2010 2:09 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Mart 20, 2010 1:55 pm

Diana Swennie Rosenbaum demiş ki:
Binanız seçildikten sonra, bina başkanları size yatakhanelerinizi gösterirken, ürkek ürkek hareket eden merdivenleri dikkatle inceleyecek, yatakhane arkadaşlarınızla ilk kez tanışacaksınız.

x Yatakhaneye gelene kadar veya yatakhanede yaşadığınız olaylar tamamen hayal gücünüze bırakıldı.
x Yatakhanedeki arkadaşlarınız ve binanız gibi ayrıntıları istediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz.
x Başka bir kurgu kullanırsanız kabul edilmeyecek.
x Kolay gelsin.

Rpg'nizi buraya yazın ve eleştirmemize izin verin. Amacımız sizi kırmak yada üzmek değil. Hepimizin istediği daha kaliteli rp'ler.

Bu başlık altında bu kurguyla yazın ve inceleyip birlikte öğrenelim. Özellikle rpg puanı düşük olanlar derse mutlaka katılsın. Puanı fazla olan ama kendini daha da geliştirmek isteyenler de katılabilir.
Okuyup sonra başvurur musun? ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Alexia Shelley Mathers
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Alexia Shelley Mathers


Mesaj Sayısı : 28
Gerçek İsim : Ayşenur~~
Sihirsel Soy : Safkan ~.
En Belirgin Özellik : -
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue52 / 10052 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Mart 20, 2010 2:00 pm

pardon atlamışım İkinci Ders 893745
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Mart 20, 2010 2:39 pm

Sorun değil. ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
anna gabriel fuhrman
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
anna gabriel fuhrman


Mesaj Sayısı : 4
Gerçek İsim : beyza
Sihirsel Soy : safkan
En Belirgin Özellik : iyi
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue45 / 10045 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeSalı Nis. 06, 2010 6:25 pm

Bu anımı hayatım boyunca unutmam mümkün değil.Her şeye başından başlamam lazım.Geçen kış hava hiç olmadığı kadar çok soğuktu.Bizim kasabamız İngiltere'nin uc noktasında ve yüksek bir yer olduğu için normal düzlük bir yerden çok daha soğuktu.Bizim kasabamızın nüfusu çok düşüktü.Burada geçimimizi zor sağlıyorduk.Hiç merkez bir yere gitmeyi düşünmedik.Burası bizim atalarımızdan kalan bir yerdi.
O gün erkek arkadaşım-yakında evlenmeyi düşündüğüm erkek arkadaşım- Bill evlenmemiz için hiçbir engel olmadığını belirtti.Bu benim her akşam başımı yastığıma koyduğum anda hayal ettiğim bir şeydi.Babam bu fikrime saygı gösteriyordu.Bana hep güvenirdi.Bill ile evliliğimiz kesinleşmeye başlamıştı ki o yıl bazı nedenler yüzünden bizim kasabaya taşınan çok zengin bir aile vardı.Bu ailenin benim yaşımda olan erkek oğulları William çok yakışıklı ve çok tatlıydı.İlk geldikleri günden beri sohbetimiz iyice arttı.Bill çok kıskanmıştı.William çok komik,yerine göre ciddi ve çok yakışıklıydı.Sohbetimiz aramızdaki ilişki o kadar arttı ki artık Bill'den soğuduğumu fark ettim.1 kaç ay sonra aramızdaki bu ilişkiyi konuşarak sonlandırdık.William'la aramızdaki bütün engeller kalkmıştı.Fakat yaklaşık birkaç ay sonra william garipleşmeye başladı.Her zaman ki gibi cana yakın değildi.Benden iyice soğuduğunu seziyordum.Onun dışında kasabada birkaç ölüm gerçekleşti.Bu ölümlerin çoğu hep aynı yerde gerçekleşiyordu.Katili bir türlü bulamamışlardı.Ölü sayısı arttıkça korkularda artıyordu.
O aralar William beni çok sevdiği bir yere götürmek istediğini söyledi.Bende seve seve kabul ettim.Yolculuk biraz uzun sürdü fakat sonunda geldik.Getirdiği yerde buzlar çok fazlaydı.Ormanlık alanda vardı.Bir yandan da donmuş bir akarsu vardı.Doğrusu buna hiç şaşırmadım.Hava gerçekten soğuktu.William'la biraz ormanın içinde yürüdükten sonra bir yerde durdu ve bana döndü:''ağacın altına oturalım mı?'' diye sordu.Bende seve seve oturdum.Bir süre sessiz kaldı.Sonra ilk konuşan kişi o oldu.''eskiden karımla buraya hep gelirdik biliyor musun?fakat bana yaptığı ihanetin öcünü aldığımdan beri ne ben ne de o bir daha asla gelmedik.''dedi.Ne diyeceğimi bilemiyordum.Çok şaşırdım.Neden bana söylemedin dedim.Sadece söylemek istemediğini söyledi.En çok merak ettiğim soruyu-nasıl öcünü aldığı-sordum.
Yüzüme uzun uzun baktı ve ona ne kadar çok benzediğim söyledi.Sonra ise öcünü gerektiği gibi olduğunu söyledi.Korkmaya başlamıştım.Birden cebinden bir bıçak çıkarttı.Kollarımı tuttu.Bıçağı boğazıma dayadı ve gerektiği gibi dedi.O anda arkamda birinin sesini duydum.Bana doğru hızla yaklaştığını hissettim.Bırak onu, dedi.Ve anladım ki bu bill idi.O anda William beni yere attı.Ve hızlı bir şekilde ayağa kalktım.''anna bu karşında gördüğün kişi son zamanlarda kasabada ölümlerin artmasına sebep olan kişi''dedi bill.Ve beni kendine doğru çekti.Hızla William'a doğru koştu.William'da ona doğru.En sonunda biraraya geldiler ve yere kanlar süzülmeye başlamıştı.Kanın William'dan gelmesi için dua ettim.Kanlar ya William'dan geliyordu ya da Bill'den.İkisininde surat ifadesi aynıydı.William yere düştü sonsuzluğa gözlerini hemen kapatmıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeÇarş. Nis. 07, 2010 4:06 am

Diana Swennie Rosenbaum demiş ki:
Binanız seçildikten sonra, bina başkanları size yatakhanelerinizi gösterirken, ürkek ürkek hareket eden merdivenleri dikkatle inceleyecek, yatakhane arkadaşlarınızla ilk kez tanışacaksınız.

x Yatakhaneye gelene kadar veya yatakhanede yaşadığınız olaylar tamamen hayal gücünüze bırakıldı.
x Yatakhanedeki arkadaşlarınız ve binanız gibi ayrıntıları istediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz.
x Başka bir kurgu kullanırsanız kabul edilmeyecek.
x Kolay gelsin.

Rpg'nizi buraya yazın ve eleştirmemize izin verin. Amacımız sizi kırmak yada üzmek değil. Hepimizin istediği daha kaliteli rp'ler.

Bu başlık altında bu kurguyla yazın ve inceleyip birlikte öğrenelim. Özellikle rpg puanı düşük olanlar derse mutlaka katılsın. Puanı fazla olan ama kendini daha da geliştirmek isteyenler de katılabilir.
Bu çerçeve dahilinde rpg yazmalısın. ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Daniel Radcliffe
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Daniel Radcliffe


Mesaj Sayısı : 5
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Usta bir büyücü
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue60 / 10060 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePaz Tem. 04, 2010 8:41 pm

Spoiler:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hpworld.ace.st
Wulfric Eugène Salieriant
Durmstrang V. Sınıf
Durmstrang V. Sınıf
Wulfric Eugène Salieriant


Mesaj Sayısı : 463
Gerçek İsim : Cem
Sihirsel Soy : safkan
En Belirgin Özellik : Duygusuz ancak fazla etkilenir her şeyden.(ikisi nasıl bir arada bende çözemedim boşuna sormayın :p)
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue91 / 10091 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue46 / 10046 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Ağus. 07, 2010 10:13 am

Gözlerini açtığında dışarıda puslu bir sabah havası hâkimdi. Wulfric “Bu hava tam da benim ruh halime göre.” diye iç geçirdi. Ne de olsa bugün Hogwarts’a gidiyordu ve darmadağın hissediyordu kendini. Yeni çocuk olmak hiçbir zaman iyi bir şey olamazdı zaten.

O yatağında bunları düşünürken odanın kapısı vuruldu.

—“Kim o?”

­—“Benim hayatım. Haydi, kahvaltıya gel gitme zamanı yaklaşıyor.”

—“ Tamam anne. Hemen geliyorum.”

Her ne kadar yataktan çıkmak konusunda dünyanın en yeteneksiz insanı o olsa da ultra-süper giyinme hızı bunu telafi etmeye yetiyordu. Çabucak üzerine beyaz bir gömlek ve açık mavi bir kot pantolon giydi. Mutfağa indi ve kahvaltıya başladı…



Aslında çok korkuyordu. Bunu her ne kadar kendine bile itiraf etmekte zorlanıyor olsa da bunu derinlerde bir yerde hissediyordu. Şatoya yaklaşırken bu tür içsel hesaplaşmalara o kadar gömülmüştü ki ancak yanındakilerden yüksek perdeden bir “wooowww” sesi duyunca kafasını kaldırıp adam akıllı etrafına bakabildi. Karşısında eski çağlardan kalma dev bir şato göğsünü germiş ve dimdik bir şekilde tüm ihtişamıyla birlikte göğe yükseliyordu. Bu tam bir şaheserdi. “Hayatım boyunca bu kadar büyük, bu kadar inanılmaz bir şey görmemiştim.” dedi kendini tutamayarak. Birbirinden büyük birçok kulesi ve etrafında inanılmaz bir manzarası vardı. Resmen bakakalmıştı bu mükemmel binaya. Bu sırada kayığı kullanan görevli

—“Hogwarts’a, büyü ile dolup taşan şatomuza hoş geldiniz!” dedi.

Tam bu sırada kayığı karaya çıktı ve öğrenciler teker teker inmeye başladılar. Şatoya girdiklerinde hepsini yeni bir şaşkınlık dalgası almıştı. Çünkü binanın içi de dışı kadar güzeldi. Sonra onları büyük bir salonun kapısına götürüp beklemelerini söylediler. Biraz sonra çok güzel ve güçlü görünen, üzerinde yaz güneşi gibi parıl parıl parlayan altın sarısı cüppesi ile bir kadın salondan çıkarak

—“Hogwarts’a hoş geldiniz çocuklar! Şimdi sıraya girin ve beni takip edin.” dedi.

Salona girerken yeni bir şaşkınlık dalgası daha gelip geçmişti ve Wulfric “Artık buna alışmaya başlıyorum galiba. Nede olsa buradaki her oda, her koridor ve her parça kendine has bir güzelliğe sahip gibi görünüyor.” diye düşünmekteydi.

—“Bu büyük salon yemek salonu galiba.” dedi yanındaki çocuğa.

Yanındaki çocuk bu sözüne buranın güzelliği ile ilgili bir iç geçirme ile karşılık verdi. Buna O’da katıldı çünkü tavanda onlarca, yüzlerce mum havada asılıydı ve onları tutan hiçbir şeyde yoktu. Galiba bu salonda tavan yoktu. Çünkü yukarı bakınca gökyüzünü görebiliyordunuz ve bir tavana dair hiçbir şey yoktu. Ne beton bir sınır ne de molozlar ve tahtalar. Salonun içinde dört tane uzun ve büyük meşeden yapılma ve ciddi derecede mükemmel bir işçiliğe sahipmiş gibi duran masalar ve bu masaların oturakları vardı. Her bir masanın üzerinde farklı bir sembol vardı. Sanırım bu semboller şu sözü edilen dört farklı sınıfa ait olmalıydılar. Bu dört büyük masanın haricinde bir masa daha vardı ancak anlaşılan bu masa öğretmenlerindi. Bu masanın önünde ise ortalama boyda bir tabure ve taburenin üstünde çok ama çok eski, Wulfric’e bir tarihi esermiş görüntüsü veren, yamalı ve tozlu bir şapka vardı. Kendi kendine engel olamayarak:

—“Ben bunu duymuştum! Bu seçmen şapka!” diye haykırdı.

Bir anda tüm gözler ona dönmüştü. Utançtan kıpkırmızı oldu ve başını öne eğdi. Bunun üzerine girişte onları karşılayan profesör heyecanınızı anlıyoruz Bay Salieriant ancak kendinize hâkim olmak zorundasınız dedikten sonra öyle çarpıcı bir gülümsemeyle baktı ki ona, bir an Wulfric onun insan olamayacak kadar güzel olduğunu düşündü ve

—“Eğer tüm öğretmenler bu kadar hoşgörülüyse burayı çok seveceğim.” dedi.

Bunun üzerine yanındaki çocuk

—“Al benden de o kadar!” dedi. Hemen sonra

—“Ben Rick. Senin adın ne?” diyerek ekledi.

Bunun üzerine o da

—“Ben de Wulfric. Tanıştığımıza memnun oldum. Sanırım seninle iyi anlaşacağız.” dedi.

—“Tabii aynı binada olursak.”

Tam sözünü tamamlamıştı ki okul müdürünün sesi duyuldu.

—“Bina seçimleri için adı okunan öğrenciler sırayla öne çıksınlar.”

Bunun üzerine öyle bir heyecanlandı ki sıra ona geldiğinde nasıl öne çıkıp tabureye kadar gittiğini bile bilmiyordu. Öne çıktığında şapkanın başına konuluşu çok ilginçti çünkü şapka canlıydı ve şarkı söylüyordu. Çığlık atmamak için kendini zor tutuyordu. Sanırım şapka da bunu anlamış olacaktı ki onu sakinleştirmeye çalıştı ve başarılı olan bu girişimin ardından onu değerlendirmeye başladı. İnanılmazdı ama şapka aklını okuyor gibiydi. Ona hitaben

—“zeki ve maceracı.

Karışmış biraz aklı

Zor bir seçim benim için bile

Yerleştirmek seni bir yere” şeklinde manidar dizeler fısıldadı. Bunun üzerine Wulfric:

—“Lütfen iyi bir bölüm olsun lütfen, lütfen, lütfen… Ben macerayı çok severim ve cesurum aynı zamanda adaletli ve zekiyim de diyebilirim beni bu özelliklerime göre yerleştirir misin?”

—“Hmm… Sen bir Slytherin değilsin kesinlikle ve Hufflepuff’da olamazsın. Adaletlisin adaletli olmaya ancak sana daha uygun düşecek gibi duruyor Ravenclaw. Bu öğrencinin binası RAVENCLAW!”

Bundan sonra ciddi bir alkış tufanının koptuğu Ravenclaw masasına doğru yürüdü ve onu tebrik eden birçok kişinin arasına karışarak yemek yedi. Yemekler çok lezzetliydi.

Daha sonra bina sorumluları ile birlikte salondan çıkmaya hazırlandı ve kapıya yöneldi. Merdivenlerin olduğu bölüme gelince kendini tutamayarak bir çığlık attı. Hayatı boyunca hiç bu kadar çok sanat eserini bir arada görmemişti. Burası tam anlamıyla mükemmeldi. Duvarların her santimetrekaresi portrelerle süslenmişti ve tam bir sanatsal şaheserdi. Tam merdivenleri çıkmaya başlamış ve bir merdiveni yarılamıştı ki bir anda ciddi bir sarsıntı başladı. Bunun üzerine herkesi bir telaştır aldı ve herkes çığlık atmaya, bağırmaya başladı. Bina sorumlumuz olan profesör hepimizi sakinleştirdikten sonra Wulfric kendine hakim olamayarak:

—“Bu da ne böyle profesör! Neler oluyor burada!” diye bağırınca Profesör Réina ona dönerek

—“Böylesine sihirle dolu ve yapımında bile milyonlarca büyü kullanılmış olan böylesine muntazam bir şatoda böyle küçük bir olay sence de normal değil mi?” dedi.

Bunun üzerine o da

—“Haklısınız profesör sanırım yeni olduğumuz için bu kadar garipsemiş gelmiş olsa gerek” dedi.

—“Evet, yakında sizde herkes gibi buradaki bu tür şeylere alışacaksınız.” Dedi.

—“Peki, tamam ama şu an tam olarak neler oluyor profesör?” dedi.

—“Hiçbir şey çocuğum. Sadece merdivenler hareket ediyor. Bu her zaman olur.”

Bu sözlerden sonra Wulfric merdivenleri daha dikkatli incelemeye başladı. Tamamı taşlardan oluşuyordu basamakların ve pervazların. Ancak Wulfric’in gözüne başka bir şey takılmıştı. Onun dikkatini çeken şey ise pervazlarda ki oymalardı. Bu oymalar sanattan anlamayan ve dikkatli bakmayan gözlerin sadece bir çizik olduğunu düşüneceği çok küçük süslemelerdi.

Wulfric gözlerine inanamıyordu çünkü bulunduğu yer tam anlamıyla sanatın yüzyıllardır düşmeyen kalesiydi ve buraya sihir öğrenmek için gelmişti. Bu inanılmazdı. O tüm bunları düşünürken içinde bulunduğu grupla birlikte yedinci kata çıkmıştı ve daha sonra grubun büyük bir yağlı boya tablonun önünde durduğunu gördü. Wulfric daha yalnızca bu büyük yağlıboya tabloda bir kadının resmedildiğinin farkına varabilmişti ki Profesör Réina’nın anlamadığı bir şeyler mırıldanmasıyla öne doğru savruldu tablo ve hafife alınamayacak derecede geniş ve ferah bir odanın görülemeyecek gibi olmayan koca girişini gözler önüne sermişti. İçerisi çok ama çok güzeldi.

Harıl harıl yanan büyük ve şık bir şömine vardı ve bu şöminenin etrafına birkaç koltuk yerleştirilmişti. Duvarlar her yerde olduğu gibi tablolar vardı ve içeride giriş kapısından daha küçük, aynı zamanda yukarı çıkan merdivenlere açılan bir kapı daha vardı. Profesör Elais buradan yatakhanelere çıkabilirsiniz diyerek odadan çıktı ve gitti. Salon birkaç üst sınıf öğrenci dışında boştu. Wulfric hemen yatakhaneye çıktı ve yarın olacakların düşünü kurarak uykuya daldı. Adeta baygın düşmüştü.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Ağus. 07, 2010 10:24 am

Daniel, yeni rpg koyabilirsin ancak önce ismini değiştirmelisin. Renklendirmeye biraz daha dikkat edebilirsin. Yazım yanlışların için de düzeltme okumasını tavsiye ediyorum özellikle.^^

Wulfric, sen de renklendirmeye dikkat etmelisin. Dikkatimi çeken bir nokta, "Vaay." yerine "Wooow." kullanmandı. Ayrıca, şapkalı harfler kalktı. Sen de düzeltme okuması yapmalısın. Yine de, yeni başlık açabilirsin.

İyi rol oyunları.^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Evaline Slowen
Büyücü
Büyücü
Evaline Slowen


Mesaj Sayısı : 1345
Gerçek İsim : Berşan.
Sihirsel Soy : Safkan.
En Belirgin Özellik : Kötü, kötü, kötüüü.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue65 / 10065 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue33 / 10033 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeÇarş. Ağus. 11, 2010 4:58 pm

Benim kilitli bir başlığım vardı, onun açılması için yazdım. ^^



    Şapka sarı, yumuşak saçlarımın üzerine konduğunda neredeyse heyecandan bayılacaktım. Şapka "Ravenclaw!" diye bağırdığında itiraf etmek gerekirse fazlasıyla sevinmiştim. Ailem, Ravenclaw binasında olmamı istemese de ben o binayı seviyordum. Ama nasıl seçildiğimi anlayamıyorum? Ben zeki değildim, annem hep deli dolu olduğumu söylerdi. Onlara mektupta ne diyecektim? Şimdi bunları düşünmemeliydim. Kumral saçları, ela gözleri ve yakışıklı denilebilecek bir yedinci sınıf öğrencisi -muhtemelen bina başkanı olmalıydı- "Birinci sınıflar beni takip etsin! Kaybolmamaya dikkat edin!" diye homurdandı. Gözlerimi devirip yanımdaki çilli kıza baktım. Kız bana sırıtıyordu, sırıtmasına gülümseyerek karşılık verdim. Giydiğim siyah cüppe şimdiden beni rahatsız ediyordu.

    Çok tuhaf olan Hogwarts merdivenleri geçince Ravenclaw'un Ortak Salonu'na vardık. Aslında kulede olduğu için salon demek biraz tuhaf kaçıyordu. Bina başkanı kapının önüne geldi. Nereden geldiğini anlayamadığım bir ses zeka sorusu sorunca yerimden sıçradım. Çok ürkek olmam gerekiyordu. Sorununun cevabına gelince hemen cevap vermiştim. Belki de gerçekten doğru binadaydım. Emin olmak için başkanın cevabıyla karşılaştırdım, doğru bilmiştim. Fakat, Gryffindor binasında okuyan benden iki yaş büyük olan Elisha bana ortak salona girmek için parola olması gerektiğini söylemişti. Ama o Gryffindor'da okuyordu, Ravenclaw'un farklı bir özelliğiydi bu. Tüm bu olanları aileme anlatmak için çok sabırsızlanıyordum. Bina kısmını atlama şansım olsaydı hiç bahsetmezdim. Ahşap kapı gıcırdayarak açıldığında herkes içeriye doluşmaya başladı.

    Ortak salona girdiğimde ilk dikkatimi çeken şey kusursuz güzellikte olan mavi renklerdi. Ortak salon daire şeklindeydi ve içi o kadar genişti ki, bu kadar ferah bir yer gördüğümü sanmıyorum. Kendimi mavi bir pufa attım hemen. O kadar yumuşak ve rahattı ki... Burayı fazlasıyla sevmiştim. Ama beyaz çalışma masalarının üzerindeki bir yığın kitabı görünce suratımı buruşturdum. Özgür ruhlu birisi olarak sürekli çalışamazdım. Ama binamda olanlar benim bu davranışımı tuhaf karşılarlardı mutlaka.

    Duvardaki tablolara bakarken ince bir kız sesinin "Burası harika!" diye fısıldadığını duydum. Bu yanımda duran çilli kızdı. Yakından bakınca güzel olduğunu anlamıştım, çikolata kahvesi gözleri ve koyu kızıl saçları uyum tükürüyordu neredeyse. Çilleri de belirgin değildi ama ben insanların güzel yanından önce kusurlarını seçen biriydim. Kıza "Evet, kesinlikle harika," dedim onaylar bir şekilde. İşte arkadaş kazanmanın tam zamanıydı. "Adın ne? Benim Evaline Slowen." dedim bembeyaz dişlerimi göstererek. Kızda gülümsedi ve "Miesha Sylivia, Londra'dan geliyorum. Annem şifacı, babam seherbaz sanırım yeterli bir açıklama olmuştur." dedi o harika sesiyle gülerek. "Ben İtalya'dan geldim." dedim ailemi fazla anlatmak istemiyordumçünkü bu yeni tanıştığım güzel kıza hemen güvenemezdim. Miesha "Haydi, yatakhaneye gidelim." dedi sesi çınlayarak. Büyülenmiş gibi onun arkasından yürüdüm. Aslında hep kendimin güzel olduğunu düşünürdüm, karşımdaki kıza baktıkça bozuluyordum.

    Eşyalarımızı yerleştirirken sırıtarak "Yarın konuşmak için bol bol vaktimiz olacak." dedim. Miesha gülümsedi bir kitap çıkararak "Ben önce kitap okuyacağım." dedi. Ne yani bu kız her gece yatmadan kitap mı okuyordu? Belli belirsiz bir şekilde suratımı buruşturdum. Miesha yine o muhteşem gülümsemesiyle gülümseyerek eline bir kitap daha aldı ve "Benim için bu kitabı okur musun? Bu kitap sayesinde kitap okumayı sevdim, eminim sende seveceksin." dedi. Bu teklife hayır demek aptallık olurdu. Miesha ilk konuştuğum kişiydi. Yalandan gülümseyerek kitabı aldım ve teşekkür mırıldandım. Herkes yatmışken biz ikimiz kitap okuyorduk. Bu günü de görmüştüm sonunda. Fakat Miesha'nın verdiği kitabı okudukça sevmiştim. Yeni bir dost kazanmakla beraber kitap okuma alışkanlığı da kazanmıştım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com/lejant-f75/eva-line-melita
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeÇarş. Ağus. 11, 2010 5:45 pm

Başlık açıldı.^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Robert de Marqué Albusan
Hogwarts Müdürü
Hogwarts Müdürü
Robert de Marqué Albusan


Mesaj Sayısı : 2741
Gerçek İsim : Robert de Marqué Albusan
Patronus : Zümrüdüanka Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Albus Dumbledore Hayranı
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue97 / 10097 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue66 / 10066 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePaz Ağus. 15, 2010 11:47 am

Benim bir sorunum var: Ben bu derse katıldımfakat yine puanımı yükseltmek istiyorum ne yapabilirim yine aynı derse mi katılayım?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Diana Swennie Rosenbaum
Cadı
Cadı
Diana Swennie Rosenbaum


Mesaj Sayısı : 2028
Gerçek İsim : Ayşin.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Duyguları ile hareket etmesi.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePaz Ağus. 15, 2010 3:14 pm

Bir sonraki ders açıldığında katılman gerekmekte.^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Calvin Jack Xavier
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Calvin Jack Xavier


Mesaj Sayısı : 17
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Akıllı,iyi...
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue61 / 10061 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimePtsi Ağus. 16, 2010 10:27 pm

Seçici şapka benim için
gryffindor'u uygun bulmuştu bende bu seçimden oldukça memnun olmuştum üstelik
hiçte zorlama yapmam gerekmemişti. Seçimin bitmesi için sabırsızlanıyordum
çünkü dünyada gördüğüm en büyük yemek masasıydı yeni edineceğim hatta edinmediğim
arkadaşlarımla bu masada bir fotoğraf çektirmeden mezun olmayı aklımdan bile
geçirmezdim.

Yanımda oturan benim gibi yeni seçilen
arkadaşlarla konuşmaya karar verdim aksi takdirde iştahım sorunlara yol
açacaktı. Sıradan bir selamlamayla ''Merhaba ben Calvin
nasıl gidiyor?''
diyerek konuya daldım. Bazılarının benim gibi saf kan
olması ilgimi çekti ancak saf kan olmaları değil bunu diretmeleriydi ilgimi ve
dikkatimi çeken. Arkadaşlarımla kaynaştıktan sonra nihayet profesör dumbledore
konuşmasını bitirmişti. Ziyafet başladığında deli gibi yemek yerine yavaş yavaş
yedim. Çünkü tecrübelerim bana öğretmişti ki yavaş yersem daha fazla ve tadına
vararak yerim ki buda benim işime gelirdi. Yemek bittiğinde ilk defa daha fazla
yemeyeceğimi düşünüyordum. Sınıf başkanları kendi sınıflarını binalarına
götürüyordu, bende kendi grubumla birlikte merdivenlere doğru gittim. Çoğu
insanın aksine bu büyülü şatodaki büyülü merdivenler oldukça hoşuma gitmişti
sonuçta gezmeyi seviyordum. Sonunda durduk bende susamıştım ve ‘keşke bir limonata şerbeti olsada içsem’ dedim o
sırada yol açıldı ve herkesin gözü bana döndü ‘Ne var?’
dedim hafif alaycı bir sesle. Salona girdiğimizde etrafı incelemeden önce
eşyalarımı yatağımın yanına bıraktım ardından şömine yanındaki koltuğa oturdum
ve yanımda getirdiğim eski bir kitabı elime aldım, kitabın kaldığım sayfasını
açtım ve üstündeki tozu hafifçe temizledim ve birkaç sayfa okudum ancak heyecandan
kitabı düşünemiyordum yarınki dersler ve okulu keşfetmek için oldukça heyecanlıydım.
Uyumak için yatağıma gittim ancak uyumak için fazla heyecanlıydım. Bu sefer
tekrar salona çıktım yemekte karşılaştığım birkaç arkadaşı gördüm ve yanlarına
gittim ardından hogwarts ile ilgili konuşmaya başladık Fred ve Chuck adlı 2
çocukla epey iyi anlaştık Fred ve Chuck’a ‘çocuklar siz
neredensiniz?’
dedim. Fred’in
ailesi diagon yolunda bir dükkân’ı varmış Chuck’ın ailesi ise bakanlıkta çalışıyormuş.
Bana ‘ya
sen?’
diye sordular ben ise ‘Hiçbir yerden o
kadarda önemli değil boş verin’
diyerek cevap verdim. Uzun bir sohbetin
ardından yorulmuştum yatmaya gittim ve yarın için sabırsızlanıyordum…


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jessica Sleet Norabel
Yönetim, Uçuş Profesörü
Yönetim, Uçuş Profesörü
Jessica Sleet Norabel


Mesaj Sayısı : 150
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Saf nefreti.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue50 / 10050 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeSalı Ağus. 17, 2010 10:42 am

Calvin Jack Xavier;
Anlatım tarzın ve renklendirmeler oldukça hoştu. Anladığım kadarıyla kopyalayıp buraya yapıştırdığından sola kayıyor yazılar. Betimlemelere biraz daha dikkat edebilirsin. Başlığının kilidini açıyorum, en kısa zamanda puan yükseltme rp'ni koyabilirsin.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Raist Larkin
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Raist Larkin


Mesaj Sayısı : 6
Gerçek İsim : Batu
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Zeki Üşengeç Güçlü Canayakın
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue57 / 10057 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeSalı Ağus. 17, 2010 1:29 pm

Sabahın ilk ışıklarıyla, horozların ötüşüyle, annemin sesini
yarım yamalak duydum:
“Hadi kalk Raist bugün okulunun ilk günü!” diyordu. Dolayısıyla
bende bugün okulun ilk günü olduğu için çok heyecanlıydım. Yataktan kaktım, elimi
yüzümü yıkadım ve hazırlanmaya başladım. Annem çok güzel bir kahvaltı
hazırlamıştı. Kahvaltıyı iştahla yedikten sonra arabayla Kings Cross
istasyonuna gittik. Oradaki peron dokuz üç çeyreğin önüne gelmiştik. Ailemle
vedalaştım ve perona doğru koşarak ilerledim ve birden kendimi Hogwarts treninin
önünde buldum. Çok büyük bir trendi Hogwarts treni. Orada birden tren
hareketlenmeye başladı. “Eyvah yetişemeyeceğim.” diye söylendim ve son sürat
koşmaya başladım. Neyse ki son anda kendimi trene atabildi. Hemen boş bir
kompartıman aramaya başladım. Geç kaldığım için hiçbir kompartımanda yer
kapamamıştım. Orada tek başına oturan yakışıklı bir çocuk gördüm ve onun
kompartımanına doğru yaklaştım. “Merhaba oturabilir miyim?” diye sordum. Çocuk “Elbette”
dedi. “Senin ismin ne?” diyerek sohbet başlatmak istemiştim. Çocuk “Ben Paul
senin adın ne?”
diye sordu. “Benimde Raist” dedim. Sanırım ilk arkadaşımı edinmiştim
sonra Paul “Sen hangi binaya gitmek istiyorsun?” diye sordu. “Tabii ki
Gryffindor!”
dedim. Paul “O sefil binaya mı gideceksin?” diyerek genizden
güldü. İlk arkadaşımla ilişkilerimin çok kötü gittiğini hissediyordum. Sonra
Belki de seçmen şapka beni başka binalara alır.”
dedim. Paul “Dua et de seni
Slytherin binasına alsın.”
dedi. Sonunda Hogwarts’ a gelmiştik. Ben indim ve “1.
sınıflar buradan, 1. sınıflar buradan”
diye bir ses duydum ve oraya yöneldim.
Hogwarts çok güzel bir binaya benziyordu ve yürümeye başladım. Sonunda Hogwarts’ın
içine girmiştik. Çok güzel bir binaydı. Öğretimimn çok güzel geçeceğini
hissediyordum. Şimdi sıra seçmen şapkayı kafamıza takmaya gelmişti. Gözlüklü bir
öğretmen sırayla isimleri okuyordu ve Paul Slytherin’e seçilmişti. Sıra bana
gelmişti ve öğretmen ismimi okudu :”Larkin Raist.” Titreyerek tabureye oturdum
ve şapka başıma değer değmez “Gryffindor” diye bağırdı. Çok mutlu olmuştum ne
kadar Paul ile aynı binada olmasamda...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jessica Sleet Norabel
Yönetim, Uçuş Profesörü
Yönetim, Uçuş Profesörü
Jessica Sleet Norabel


Mesaj Sayısı : 150
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Saf nefreti.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue50 / 10050 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeSalı Ağus. 17, 2010 2:03 pm

Raist Larkin;
Rp puanlama bölümündeki rp'nize oranla tek değişen renk ve paragraf düzeni olmuş. Rp'nizdeki en önemli eksikliğin betimleme olduğunu gördüm. Bulundukları mekanı, karakterleri tasvir ederseniz ve aralara da benzetme vb. eklerseniz çok daha hoş olacağına inanıyorum. Puanınızı yükseltmek için bir sonraki dersi beklemelisiniz ancak rütbe başvurusunda bulunabilirsiniz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Kesha Lune Euryale
Hayalet
Hayalet
Kesha Lune Euryale


Mesaj Sayısı : 836
Gerçek İsim : İrem.
Sihirsel Soy : Tanrıça olan ama kanını dahi değiştirip bir büyücüyle birlikte olan annesi sayesinde hem Safkandır. Hem Tanrıça. Ahh bir de hayalet!
Özel Yetenek : Metamorfmagus.
En Belirgin Özellik : Tanrıça'ydı. Şimdi bir hayalet-tanrıça.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue80 / 10080 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue40 / 10040 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeSalı Ağus. 31, 2010 6:08 pm

"Kesha Lune Euryale!" Diye bağırdı bir cadı. Neredeyse koşar adımlarla profesörlerin yanına gelmiştim. Yüksek bir tabureye oturttular beni. Seçmen Şapkayı başıma koyduklarında sanki kalbim kulaklarımda atmaya başlamıştı. Heyecandan ellerim titriyordu. Seçmen Şapka sanki aklımdakileri okumuş gibi"Korkmana gerek yok genç cadı."Dedi şefkatli bir tonla. Ama korkuyordum. Daha ötesi var mı?"Sen çok cesur bir kızsın. Seni Gryffindor'a yerleştirebilirim." Diye söze başladı. Sonra duraksadı"Ancak aşırı gururlu ve zeki bir yapında var senin. Rawenclaw mı acaba? Hayır, sen Hufflepuff olmalısın."O an aklımdan neler neler geçmişti. Bir an bütün anılarım kafama hücum etti. Küçükken çok hırçındım. Arkadaşım Cole'ün koluna taş attığım zaman geldi istemsiz olarak gülümsedim "Sen çokta hırçınmışsın... Saldırgan bir yapında var. Tamam genç cadı senin yerin Slytherin!"Seçmen şapkanın sesi kulaklarımda çınlıyordu. Bir alkış kopmuştu. Büyük bir tatminlikle Slytherin masasına doğru ilerledim. Bir sürü öğrenci binalarına dağıtılıyordu. Hepsi eşit şekilde... Kişiliklerine göre. Benim kişiliğimde Slytherin'e uyuyordu demek ki. Safkan olmam bir garantiydi. Acımasız özelliklerde vazgeçilmez ekler. Yani ben tam bir Slytherin kızıydım.

"Slytherin 1. Sınıf öğrencileri bu taraftan!"Dedi bir çocuk. Benimle beraber bir grup öğrenci o son sınıf öğrencisini takip etti. Geçtiğimiz koridorlar kasvetliydi ve çok eskiydi. Koridor boyunca tablolar vardı. Sanki bu kasveti biraz renkle dağıtmak istermiş gibi. Ancak benim gözümde bu tablolar ortamı daha da korkunçlaştırıyordu. Kendimi Dracula'nın evinde gibi hissetmeye başlamıştım. Ancak her şeyi daha yeni görmeye başlamıştım. Bir anda karşımıza bir hayalet çıktı. Kendimi bir anda bırakıp bir çığlık atmıştım. Yanımda duran kızda benim gibi bağırmıştı. Böyle bir şeyi hiç beklemiyordum. Yanımdaki kıza doğru döndüm. Siyah düz saçları ve yeşil gözleri vardı. İçimden iyi bir arkadaşa benziyor diye geçirdim "Merhaba, Ben Kesha."Dedim gülümseyerek."Ben de Emily." Dedi şirin bir ses tonuyla. "Bu tablolar gerçekten korkutucu."Dedim samimiyetle. ]"Kesinlikle! Bir de şu hayalet meselesi. Beni ürkütüyor."Dedi. Beraber güldük. Neredeyse koridorun sonuna gelmiştik. Karşımızda bu sefer merdivenler uzanıyordu. Hepsi farklı uzunlukta ve farklı yerlere uzanıyorlardı. Biz geldiğimizde yer değiştirmeye başladılar. Karışık gibi görünüyordu ancak aşırı derecede düzenliydi. Bir zıtlık almış götürmüştü beynimi. Burada gördüğüm her şey bir anda fazla gelmişti sanki. Fazla yabancıydım böyle şeylere.

Kızlar yatakhanesi tamamen taşlarla döşenmişti. Yeşil kadife ve deri koltuklar vardı. Duvarlarda yine değişik tablolar... Loş bir ışıkla aydınlatılmıştı ortam. Çok genişti. Yerler yeşil halılarla kaplıydı. Ağzım bir karış açık halde yatağıma gittim. Yanında kahverengi bir dolap vardı. Eşyalarımı çıkarttım ve düzenli bir şekilde dolaba yerleştirdim. Biliyordum iki gün sonra bu dolap savaş alanı gibi olacaktı. Düzenli koymak pek bir şey ifade etmesede üvey annemin dediklerini hatırladım "Nasıl başlarsan öyle devam eder..." Bu yüzden düzenliydim. Kısa süre sonra yanımda ki yatağa bir kız oturdu ve valizini boşaltmaya başladı. Güzel bir kızdı. Benim gibi sarışındı. Ancak siyah gözleri vardı. Ve bembeyaz, prüzsüz bir ten. Ama ben onun kadar güzel değildim. Dağınık saçlar, soluk yeşil gözler, çilli bir yüz! Onun yanında Gargamel gibi görünüyordum. Bana baktı ve selam verdi "Merhaba, ben Serena."Dedi. "Ben de Kesha." Dedim hafif bir utangaçlıkla."Burası gerçekten çok güzel."Dedi hayranlıkla. "Evet ve biraz ürkütücü." Dedim. Eşyalarım sığmamıştı dolaba "Ne çok eşyam varmış benim!" Dedim hayretle. Serena güldü"Ya da dolaplar dar."Dedi."Olabilir."Dedim onaylayarak. Son elbise mi de koydum dolaba. Bütün günün yorgunluğunu atmak istercesine kendimi yatağın yumuşak kollarına bıraktım. Pijamamı giymem gerekiyordu. Ama kimin umurunda? Giymeyecektim, elimi kaldıramayacak kadar yorgun hissediyordum. Gözlerimi kapattım. Ve rüyalar beni görkemli dünyalarına çağırırken tek hissettiğim huzurdu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jessica Sleet Norabel
Yönetim, Uçuş Profesörü
Yönetim, Uçuş Profesörü
Jessica Sleet Norabel


Mesaj Sayısı : 150
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Saf nefreti.
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue100 / 100100 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue50 / 10050 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeÇarş. Eyl. 01, 2010 8:28 am

Kesha Lune Euryale;
Renklendirme ve düzen hoştu. Ancak anlatım tarzındaki yaptım, söyledim kullanımları akıcılığı bozmuş, tekdüze bir hale getirmişti. Betimlemeler vardı ama yeterli değildi, daha farklı şekillerde yapabileceğine inanıyorum. Önceki rp'ne göre pek bir farklılık göremediğimden puan yükseltmek için bir sonraki dersi beklemelisin.^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lena Jacksaw
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Lena Jacksaw


Mesaj Sayısı : 98
Gerçek İsim : Aslı
Sihirsel Soy : safkan
En Belirgin Özellik : sinirliyim, asabiyim ben neyim yaa...:D
Rpg Puanı :
İkinci Ders Left_bar_bleue73 / 10073 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue
Düello Gücü :
İkinci Ders Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İkinci Ders Right_bar_bleue

İkinci Ders Empty
MesajKonu: Geri: İkinci Ders   İkinci Ders Icon_minitimeC.tesi Eyl. 04, 2010 11:27 am

- Hufflepuf öğrencileri bu taraftan! Hufflepuf Binası ortak salonu altıncı kattadır. Merdivenlerle çıkacağız. Herkes dikkatli olsun.
Hiçbir yeri kaçırmak istemeyerek çok dikkatli dinliyordum. Not alma imkânım olsaydı inanın onu da yapardım. Etrafımı da inceliyordum. Duvarlar mermerdi. Sanki asla kirlenmemiş gibiydi. Tertemiz ve pürüzsüz. Yarlerde ki döşemelerde mermerdendi ve parça parça konulmuştu. Camlar ise bu korkunç yeri daha cazibeli yapıyordu. Büyüklerdi. Çok büyüklerdi. Perdeleri kadife miydi? Hayır. O buraya uygun olmazdı. Her halde özel üretim bir kumaştı.
Elbette!
Merdivenlere geldiğimizde heyecanla bir ayağımı diğer basamağa atıyordum. Hem etrafı incelemek hem de yukarı çıkmak hayli zordu. Burası bir prizmaydı resmen. Dört kenarıda merdivenler kaplıyordu. Ama benim ilgimi çeken yerleştirme düzeniydi. Yani sanki en üste ulaşmak için mario oynamanız gerekiyor gibiydi. Birden ayağımda bir fazlalık hissettim. Biri ayağıma basmamıştı. Hayır. Ben birini ayağına basmıştım.
“Özür dilerim, gerçekten.”
Sarı saçlı, mavi gözlü bir kız hızlıca bana döndü.Kıvırcık saçları havayı temizlemişti. Sert yüz ifadeside az önceki gibi yumuşadı. “Önemli değil. Yenisin galiba. Aslında bende yeniyim. Sadece insanlara özgüvenli, korkmayan bir gibi görünmek istiyorum.”dedi. Bir hımırtı çıktı ağzından daha sonra. Ne yani bana karşıda hala sert görünmek mi istiyordu. Aslında bende onun gibiydim. Korkusuz olmak isterdim. Ama korkaktım.
Durmuştuk. Noluyordu?
Tanışmak istiyordum. Elimi yavaşça uzattım.
“Merhaba, ben Lena.” Kız elimi isteksizce yapmışa benzeyerek sıktı. Eli biraz pürüzlüydü. Ağır şeyler kaldırmışa benziyordu. Üstüde tozluydu. Okul cüppesi biraz eski ama kaliteliydi ve kıza bir beden büyük duruyordu. Evet büyüktü çünkü yerleri süpürüyordu aşağı kısım. Ayakkabıları ise üstünün tam aksine yepyeniydi. Öyle herkesin alabileceği türden bir şey değildi. Konuşmaya başladı. “Merhaba, bende Katniss.”
Tekrar yürümeye başlamıştık ki bütün sorularıma cevap veren, şaşkınlığımı korkuya çeviren ve burayı asıl güzel hale getiren şey oldu. Merdivenler hareket ediyordu. Bu benim az önceki anlamsız çelişkilerime cevap olmuştu. Korkmuştum çünkü nasıl hareket eder hiç bilmiyordum. Ya yanlış kata çıkarsam diye içimde bir ses konuşuyordu. Ama tek şaşıran ben değildim. Neredeyse bütün birinci sınıfların ağzı açıktı. Katniss’in bile.
Altıncı kata geldiğimizde aslına bakarsanız bir kapı vardı. Daha çok şey bekliyordum. En önde bize yol gösteren siyah saçlı çocuk tekrar bağırmaya başladı. Sesi kulağımı sinir ediyordu.

-Hufflepuff Binası Ortak Salonu, Muggle Araştırmaları Profesörünün Odası, Sihirli Yaratıkların Bakımı Profesörünün Odası bu kattadır. Şimdi ortak salonunuza gireceğiz. Orası da iki yatakhane kısmına ayrılacak! Kızlar ve erkekler!
Neden bilmiyorum ama bu siyah saçlı, kahverengi gözlü uzun boylu çocuk konuşunca çok heyecanlanıyordum. Her söyledi dünyanın en önemli bilgisi gibi geliyordu. Hiçbir şey ama hiçbir şey kaçırmak istemiyordum.
Herkes bir kapıdan geçmeye başlamıştı. Girşinde bir tümsek vardı. Fark etmeyenler teker teker takılırken diğerleri önlemlerini almışlardı. Ortak salon büyüktü.en köşede – ki burası baş köşede olabilir- büyük bir şömine vardı. Yanıyordu. Şöminenin yanlarında ise oldukça rahata benzeyen koltuklar vardı. Ve bir kapı birde merdiven vardı. Siyah saçlı çocuk kapının yanına gitti ve durdu. Tekrar bağırmaya başladı.

-Burası erkekler yatakhanesi! Kızlarınki merdivenin sonunda! Keyfinize bakın ve yarın erkenden ortak salona gelmeyi unutmayın! Hepinize iyi geceler, tatlı rüyalar.
Tam gidiyordu ki tek ayağının üzerinde hızlıca döndü ve muzipçe gülümsedi. Ve tekrar bağırmaya başladı.
-Hogwarts Cadılık Ve Büyücülük Okuluna Hepiniz Hoş geldiniz!
Çıktığında çocuk Katniss bana dönerek “Gösteriş meraklısı.” dedi. Şaşırmıştım. Hiçte öyle birine benzemiyordu.
Sessizce merdivenlere yöneldim. Gerçekten çok uykum vardı. Galiba diğer kızlarda çok yorgundu çünkü hepsi merdivenlere yönelmişti. Bu merdivenler ise dönerek gidiyordu. Sanki kuleye çıkıyor gibiydik. Siyah ve büyük taşlarla bezenmişti duvarlar. Basamaklar geniş ve sağlam duruyordu. Yatakhanemizin kapısı ise ufaktı. Eğilerek geçmemiz gerekiyordu. Belimi büktüm ve sıcak yatakhaneye adım attım. Boş yataklar belliydi ve odanın en kenarındalardı. Sandığımın arkasına sığınan yatağı gördüm ve yatağa giderek sırtımdaki çantayı koydum ve oturdum. Etrafı incelemeye başladım. İşte burası gerçekten büyüktü. Tavan oldukça yüksekteydı. Yataklar tek kişilik demirden yapılmıştı. Oturduğum minder yumuşaktı. Mahramiyet nedeni ile yatakların çevresinde perde vardı ama açıktı. Ve camlar odamız gibi büyüktü. Perdeleri kenarlara çekilmişti. Dışarıdaki bahçeyi değil de çimenlik bir alanı görüyordu. Ve kızlar. Rahatça davrananı vardı, rahatça davranıyormuş gibi görünmek istenen. Gözüme Katniss çarptı. Hızlıca bana doğru – pardon yanımdaki yatağa doğru yürüyordu. O da çantasını koydu ve haşimle oturdu. -Bu kızın sorunu neydi.- Açık olan kıvırcık saçlarını bileğindeki kırmızı tokayla özensiz bir biçimde bağladı. Öne düşek kaküllerinide arkaya ve kulağının arkasına attı. Yatağı kırıştırarak arkaya kaydı ve ayakkabılarını çıkarmadan yatağa uzandı.
Ben ise özenle saçımı açtım ve siyah tokayı yanımdaki komodinin üstüne bıraktım. Alttaki çekmeceyi açıtım. Boştu. Zaten bende incelemek için açmıştım. Üstümü değiştirmek için yatağın ucunda sandığa yöneldim. Kilidini bir iki üç çevirdim ve açtım. Annem pijamalarımı en üste koymuştu. Üzerinde tavşan desenleri olan pijamayı çektim, perdeleri kapattım ve üstümü değiştirdim. Perdeleri takrar açtım. Bu ilk gecemdi ve yalnız kalmak istemiyordum. Korkuyordum. Acaba başarabilecek miydim? Acaba burada seherbazlık için istenilen türden bir öğrenci olmayı başarailecek miydim? Pikeyi üstüme çektim ve gözlerimi kapattım. Annemi ve babamı düşündüm. Gözlerimi tekrar atiğimda Katniss’in mavi gözleriyle karşılaştım.
”İyi geceler, Lena..” Bi Dakka! O bana ne dedi? Sevincimi belli etmeden bende konuştum. “İyi geceler, Katniss.” Ve gösterişli odaya son kez baktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
İkinci Ders
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki
 Similar topics
-
» Üçüncü Ders
» Eski Yazılar İlk Ders - Hiyeroglif -Ortak Ders
» İlk Ders
» Ders Seçimleri.
» Ders Listesi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Karakter İşlemleri :: Rol Oyunu Dershanesi-
Buraya geçin: