Melanie L. Nathaniel

Karakter kurgum;
Melanie ve Elisamarie’nin babası Rowena Ravenlaw’ın soyundan geldiği için ikizlerin de Ravenclaw olmasını ister. Melanie Ravenclaw özellikleri taşısa da Elisa tipik bir Gryffindor’dur. Bu yüzden babası Elisa’yı pek sevmez. Ona hep Melanie’yi örnek gösterip Elisia’yı ezer. Bu durum Melanie’yi de üzer ama babasından korktuğu için ses çıkaramaz. Anneleri babasını hep uyarır ama babası Elanie’yi annesinin bu duruma getirdiğini düşünerek sürekli annelerini azarlar. İkizler beş yaşındayken babası sinirlenip Elisia’yı döver. Annesi artık daha fazla dayanamaz. Birkaç gün sonra Elisia’yı alıp bir yetiştirme yurduna bırakır ve babasına Elisia’nın oynarken uçurumdan düşüp öldüğünü söyler. Fakat kendisi kızını sık sık ziyaret eder. Melanie ve Elisia sekiz yaşındayken babası her şeyi öğrenir ve Melanie’nin gözünün önünde annesini ölüm laneti “Avada Kedavra” ile öldürür. Kendisi de Azkaban’a girer. Daha kardeşinin üzüntüsünü atlatamadan annesini de kaybedince Melanie iyice afallamıştır. Fakat anneannesinin onu ikiziyle buluşturması, bütün olanların içinde yaşadığı tek güzel şeydir. Beraber geçirdikleri iki sene, Melanie’nin Hogwarts’ta bir Gryffindor olmasını sağlamıştır.


Melanie;
Babası onu soğukkanlı ve cesur bir kız olarak yetiştirmiştir. Melanie, duygularını bastırmak konusunda oldukça güçlü bir kızdır. Oldukça zekidir. Babası ona çıkarları için çalışmayı da öğretmiştir fakat ikiziyle beraber geçirdiği süre zarfında babasından öğrendiği bir çok şeyin yanlış olduğunu öğrenmiştir. İkizi gibi kötülüğe karşı savaşmak için can atar. Maceraperest bir kızdır. İnsanları seçimleriyle veya geçmişiyle yargılamaz. Onları sadece kendileri oldukları için sever. Zaten ondan nefret eden insan sayısı oldukça azdır. Çünkü onun neşesi, samimiyeti ve eşsiz güzelliği insanları etrafına çeker.