Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Let's have some fun!

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
Cynthia Weitz
Vampir
Vampir
Cynthia Weitz


Mesaj Sayısı : 2904
Gerçek İsim : Esin.
Patronus : Kedi Sihirsel Soy : Safkan.
Özel Yetenek : Metamorfmagus
En Belirgin Özellik : İnatçı.
Rpg Puanı :
Let's have some fun! Left_bar_bleue93 / 10093 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Let's have some fun! Left_bar_bleue47 / 10047 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue

Let's have some fun! Empty
MesajKonu: Let's have some fun!   Let's have some fun! Icon_minitimePerş. Ağus. 11, 2011 9:32 pm

Let's have some fun! Letshavesomefun-1
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com/lejant-f75/esin-asdf-xd-t1
Daniella C. D'érope
Dolandırıcı
Dolandırıcı
Daniella C. D'érope


Mesaj Sayısı : 79
Gerçek İsim : Esin.
Patronus : Lemming Sihirsel Soy : Safkan.
En Belirgin Özellik : Gizemli olması.
Rpg Puanı :
Let's have some fun! Left_bar_bleue93 / 10093 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Let's have some fun! Left_bar_bleue47 / 10047 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue

Let's have some fun! Empty
MesajKonu: Geri: Let's have some fun!   Let's have some fun! Icon_minitimePerş. Ağus. 11, 2011 10:18 pm

    "Ah, yapmayın lütfen." dedi Ella yaptığı role uygun bir şekilde dudaklarını kıvırarak. İki - Ella'nın sarhoş ettiği- adamın tartışmaya girmesi üzerine keyifle izler bir şekilde oturuyordu sandalyesinde. Bir tanesinin müşterileri ve onun gibiler tarafından tanınmış bir uyuşturucu kaçakçısı olduğunu biliyordu, bunu da diğerleri gibi kullanacaktı elbet. Adamı yeterince sarhoş ettikten sonra bir başka saf bulmuştu ve aynı şeyi ona da yapmıştı. Gereksiz yere çıkarttığı bir tartışma sonucu iki adamda bulundukları barda kavga ediyordu, bar sahibinin birkaç kişiyle beraber ikisini de arka kapıdan dışarı atmasıyla keyfi daha da yerine geldi Ella'nın. "Eşyalarını ben götürürüm." dedi sandalyeye attırılmış ceketleri kaparak. Arka kapıdan çıkıp duvara yaslandı ve adamın ceplerini karıştırmaya başladı. Aradığını bulmuştu işte, gizlemesi kolay olsun diye ufak paketlere konmuş bir yığın uyuşturucu. Hızlı bir şekilde bulduklarını çantasına atıp adamlara tekrar baktı. Ayrılmaları gerektiğini belirten yüksek bir sesten sonra ikisininde ona bakması üzerine sırıttı. "Ceketleriniz baylar." Elindekileri adamların üstüne atarken topuklarının üzerinde dönüp sokağın ucuna doğru ilerlemeye çalıştı. Öpüşen bir çifti geçtikten sonra iki adamın halüsinasyon gördüklerini düşündürtecek bir şekilde cisimlendi.

    Yıkılacakmış gibi duran eski evlerin önüne cisimlendiğinde bir kedinin hızla önünden geçmesiyle irkildi. Büyük ihtimalle kedi uzun zamandır insan görmediği bu sokakta rahat bir şekilde geziniyordu o gelmeden önce. Etrafına bakıp yüzünü buruşturdu. Burayı muggleların 'Evini Baştan Yarat!' adını verdikleri o yerlere sokmaları gerekirdi. Sessizliği topuklu ayakkabılarının sesi bozarken sokaklar arasında sanki her gün burada dolaşıyormuş gibi ilerledi. Mac'in ona tarif ettiği adresi biliyordu ancak karanlıkta her ev birbirine benziyor gibiydi. Birkaç dakika sonra buldu evi, çevredeki en eski ev gibi görünüyordu. Rüzgar esse yıkılacakmış gibi duruyordu ama evin içini görmüştü, dışına aldanmamak gerekirdi. Bahçe kapısını itip kulaklarını tırmalayan gıcırdamaya aldırmadan kapıya doğru yaklaştı. Asasını çıkartıp bildiği basit büyülerden birini kilide doğru mırıldanırken ufak bir ışık parladı ve kapı ileriye doğru açıldı.

    Mekan Mac'in ayarladığı bir yerdi, tam olarak neresi olduğu hakkında bir fikri yoktu. Dışarıdan görülenin aksine evin içi gayet iyi döşenmişti, koltuklardan içkilere kadar her şey tamdı. Göze çarpan tek kusur duvarlardaki boyaların evi ne kadar eski olduğunu göstermesiydi ama içeride bulunan hiç kimse buna aldırmıyordu zaten. Sohbet eden gençlere aldırmadan masaya yaslanmış Mac'in yanına doğru ilerledi. Mac'in onu fark etmesiyle birlikte çantasını sallayarak masanın üstüne oturdu. "Geciktim, uzun sürdü, biliyorum." dedi Mac'in konuşmasına fırsat vermeden. İçeride kimlerin olduğunu anlamaya çalışırken her birini gördükçe daha da sevindi. Hogwarts'a giden ve büyük ihtimal hepsinin on beş yaşında olduğu dört genç vardı odada. Mac ile eğlenebilecekleri kişileri davet ederek buraya çağırmışlardı ve kendisi de geldiğine göre, parti başlayabilirdi. "Hadi biraz eğlenelim!" dedi Ella Mac'e bakıp çekici bir gülümseme takınarak.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Zdeněk Bogačiovas
Durmstrang V. Sınıf
Durmstrang V. Sınıf
Zdeněk Bogačiovas


Mesaj Sayısı : 34
Gerçek İsim : Su. '3
Sihirsel Soy : Safkan.
En Belirgin Özellik : Isırır.
Rpg Puanı :
Let's have some fun! Left_bar_bleue95 / 10095 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Let's have some fun! Left_bar_bleue48 / 10048 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue

Let's have some fun! Empty
MesajKonu: Geri: Let's have some fun!   Let's have some fun! Icon_minitimeCuma Ağus. 12, 2011 1:22 am

    Eski evi olabildiğince toparlatmıştı Macniej. Temizlikle asla ve kat-i suretle hiçbir ilgisi olmamakla birlikte, biraz kan içeren eğlence eşliğinde gelen seksle bu evi 4 genç kıza temizletmiş ve sonrasında onların bedenlerindeki kanı bir güzel çekmişti. Alkolleri teker teker tadıp özel olarak çağırdığı 4 öğrencinin gelmesini beklerken eve doluşan diğer, kendi döneminin öğrencilerini ağırlıyordu. Ölüm yiyenlerin çoğunlukta olduğu bu partide çıkabilecek her anlaşmazlık göze alınmıştı. Macniej oldukça kaliteli viski şişelerinden birini bitirip masaya koyduğunda bulunduğu masaya yaslandı. Vampir olmanın nimetlerinden biri olarak kolay kolay sarhoş olmuyordu fakat yaklaşık 3 gündür kan ve alkol almak dışında hiçbir şey yapmadığından gözleri yerinden fırlayacakmış gibi oluyordu. Masaya yaslanıp geniş ve oldukça vintage benzeri bir dizayna bürünmüş salonda sigaraları, uyuşturucuları, otları ve diğer bir çok iğrençlikleri ile eğlenen yetişkinlere bakarken gözleri kalabalığın arasında bir kıza takıldı.

    "Phoenix..." Turuncu, uzun ve geniş bukleleri sallanan kadına bir an odaklandı Macniej. Hızla büyücülerin arasından sıyrılmak ve kollarından tutarak kendisine çevirmek istiyordu o kızı. Bir an karşısındaki kadının Phoenix olmasını umdu Macniej. 5 senenin ardından hala yaşıyor olabileceği ihtimalini taşıdığına bir an inanamadı. Yanağındaki birkaç kası oynattı. Zihnini açarak Phoenix'in kokusunu duymaya çalıştı. Vişne ve denize benzeyen karışık kokunun çok uzağında bütün oda sigara dumanıyla dolmuştu. Çok geçmemişti, Macniej bu düşüncelere dalmasının üzerinden sadece birkaç saniye geçmişti ki turuncu bukleli kız elinden tuttuğu çocuk ile içki masasına gelirken kızın suratı Mac'e bir tokat gibi çarptı. Yuvarlak kalçalara, ince bir bele, turuncu ve mükemmel buklelere sahip saçlara sahip olan her kızı Phoenix sanması ve sonrasında yüzleşmek zorunda kaldığı boşluğu 5 senedir kabullenememişti. Tam o sırada kapıdan giren kadının muhteşem, tanıdık kokusunu aldı Mac. Ve başını hızlı bir şekilde kadına döndürdü. Kadın çantasını masaya koyup aynı anda masaya çıktığında Mac bütün dikkatini ona verdi. Bu kadının yanındayken kendini klasik bir New York romanındaki seksi ve kötü erkek rollerinde hissediyordu, adam. "Geciktim, uzun sürdü, biliyorum."

    Mac cevap verecekken kadın hızlı bir biçimde gözlerini salonda gezdirdi. Asıl konuklar çoktan yerlerini almıştı. Bütün bu olayların içerisinde kalan Svetlana isimli Hufflepuff öğrencisine bakakaldı bir an. Bakışları, etrafını titrek ve mahçup bir şekilde süzüşü ve tamamen aşık bakışlarını beyaz tenli ve yumuşak hatlara sahip olan Slytherin'li Adrian'ın üzerinde gezdirişi bir an ona 8 sene önceki Phoenix'i hatırlattı. Onu bu partiden çıkarmak istedi fakat içerisindeki cani daha ağır bastı terazisinde. "Hadi, biraz eğlenelim!" Kadının oldukça dişi gülümsemesine karşılık verdi Mac. Ve cebinden çıkardığı hapları muhabbet eden gençlerin içkilerine, masadaki içkilere katarken hiçbir göze batmadı. Vampir olmanın verdiği hız ve oldukça rüzgarlı oda ona avantaj kazandırmıştı. Kadının elinde tuttuğu bardağın ağız kısmında gezdirdiği parmağına batan cam kırıntısına baktı ve güldü bütün uyuşturucuları dağıttıktan sonra. "Haz veren şeyler bazen can acıtabiliyor..." Gülümsemesi kadına ulaşırken cümlesinde taşıdığı mananın her yöne çekilebilir oluşu kadının aklını çelmiş gibiydi. Güldü ve aralarındaki bütün samimiyete, geçmişe dayanarak elini kadının omzuna atıp onu kendine yaklaştırdı. "Kendimi kastediyordum, güzelim... Gerçekten ... oldukça tatmin ediciyimdir!" Olmadığı biri gibi davranması bir yana, Mac'e insanların bunu yakıştırmasına aldırmıyordu. Onlar böyle bir Mac istiyorlarsa, Mac'de onlara bunu verecekti.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Daniella C. D'érope
Dolandırıcı
Dolandırıcı
Daniella C. D'érope


Mesaj Sayısı : 79
Gerçek İsim : Esin.
Patronus : Lemming Sihirsel Soy : Safkan.
En Belirgin Özellik : Gizemli olması.
Rpg Puanı :
Let's have some fun! Left_bar_bleue93 / 10093 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Let's have some fun! Left_bar_bleue47 / 10047 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue

Let's have some fun! Empty
MesajKonu: Geri: Let's have some fun!   Let's have some fun! Icon_minitimeCuma Ağus. 12, 2011 3:18 pm

    Macniej'in görülmeyen bir hızla işleri halletmesine aldırmadan en yakındaki içki bardağını eline aldı. Etrafındakileri süzerken parmağını bardağının kenarında gezdiriyor, kalabalık arasında arada sırada görebildiği Macniej'e sırıtıyordu. Parmağında keskin bir acı hissetmesiyle irkildi. Nasıl olduysa kenarını göze çarpmayacak veya fazla bir zarara neden olmayacak şekilde kırmıştı ama aynı farkındalıkla parmağını kanatmayı da başarabilmişti. Tırnağını etine batırıp camın çıkmasını sağlarken Macniej'in yanına geldiğini fark etti. Bir peçete bulup ortaya çıkan kanı silerken yanındaki adamın kendinden emin gülüşünü ve sözlerini duydu. "Haz veren şeyler bazen can acıtabiliyor..." Parmağını kesmesinden bahsetmediğini anlayınca gözlerini devirerek Macniej'e baktı. O gülümsemeyi tekrar duyduğunda Macniej'in bir hareketiyle omuzundan tutulup yaklaştırılmıştı. "Kendimi kastediyordum, güzelim... Gerçekten... oldukça tatmin ediciyimdir!" Elinde olmadan Macniej'in sözlerine gülümserken ne tepki vereceğini düşündü birkaç saniye. Eğlenmek istediği bir gerçekti ama kafasında böyle bir plan yoktu. Başını uzatıp Macniej'in kulağına doğru yaklaşırken mırıldandı. "Her ne içtiysen Macniej..." diye başladı lafına, geri çekilirken sırıttı, dalga geçmeyi ne kadar seviyordu. "Arkadaşım yerine hiç tanışmadığım ve ertesi gün beni hatırlamayacak birini tercih edeceğim bu gece. Anlayacağın, belki sonra." dedi bardağını şerefe dercesine kaldırıp kırık olmayan tarafından içti. Muzip bir şekilde sırıtıp biraz önce durduğu gibi masanın kenarına yaslanırken uyuşturucu katılmış içkileri içen insanlara baktı, planın işe yaramasıyla daha da harika hissetmişti kendini. Hiçbir şeyden habersiz sohbet eden ya da aklınıza ne geliyorsa onları yapan insanlar mükemmel birer eğlence kaynağıydı. Saçlarını geriye doğru attırıp etrafını izlemeye devam ederken Macniej'e doğru döndü. "Bu arada, bu kadar insanı buraya nasıl toplamayı başardın?" dedi gözlerini kısıp bir üçkağıtçılık ararken.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Zdeněk Bogačiovas
Durmstrang V. Sınıf
Durmstrang V. Sınıf
Zdeněk Bogačiovas


Mesaj Sayısı : 34
Gerçek İsim : Su. '3
Sihirsel Soy : Safkan.
En Belirgin Özellik : Isırır.
Rpg Puanı :
Let's have some fun! Left_bar_bleue95 / 10095 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Let's have some fun! Left_bar_bleue48 / 10048 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue

Let's have some fun! Empty
MesajKonu: Geri: Let's have some fun!   Let's have some fun! Icon_minitimePaz Ağus. 14, 2011 4:19 pm

    Mac sinsi bir biçimde gülüp dalgaya aldığı mevzunun üzerinde fazla durmadı. Fakat başını kendisine doğru eğen kadını anında farketti ve başını ona döndürdü. "Her ne içtiysen Macniej..." Kadının küstah başlangıcı ve Mac'in yaklaşması ile geri çekilip sırıtması bir oldu. Bu kadının, belki de yıllar sonra edindiği arkadaşının bu tavırlarını seviyordu. Bir kadın anca bu kadar seksi ve aynı zamanda itici olmayı başarabilirdi. "Arkadaşım yerine hiç tanışmadığım ve ertesi gün beni hatırlamayacak birini tercih edeceğim bu gece. Anlayacağın, belki sonra." Bardağını Mac'e uzatıp şerefe kaldırdıktan sonra Mac gülümsedi. Kadın gözlerini kalabalıkta gezdiriyor ve hain bir zafer kazanmanın verdiği gururla içten içe kendini hoşnut tutuyordu. Macniej kalabalığa baktığında ise yılların ardından kendisiyle gurur duydu. Bu kalabalığı, bu aç ve kandırılmaya hazır kalabalığı bir arada tutan bel kemiği gibiydi. Kadın saçlarını arkaya atıp Mac'e baktığında üzerine üstü kapalı bir iltifat yağacağını umuyordu. "Bu arada, bu kadar insanı buraya nasıl toplamayı başardın?" Kadının kısılı gözleri Mac'in gülümsemesine hatta yılların onu gülümsemeden uzaklaştırmış, arındırmış kaslarını açmak istercesine kahkaha atmasına yol açtı. Kısa süreli bir kahkahaydı fakat Macniej hem kötülüğünden tatmin olmuş olması dolayısıyla, hemde ilk defa sarhoş hissetmesine nazaran hala bilinçliydi.

    "Öncelikle, canım..." dedi ve elindeki kadehi bir daire şeklinde dolaştırdı Mac. Kızın bakışlarındaki kuşkuculuk ona dayanılmaz bir zevk veriyordu. Fakat çevresindeki herkes onun yapabilecekleri konusunda bilinçsizdi ve Mac, istediği takdirde her şeyi yapmakta yetenekli olabilirdi kuşkusuz. Buna 6,5 yıl önce ayarttığı ve sonrasında evlenmeye ikna ettiği Ravenclaw kızı da dahildi. Bir Slytherin için, bir Ravenclaw ile evlenmek onun döneminde anca hayal olabilirdi çünkü. "Gözlerini o şekilde kısarsan..." diyerek parmaklarıyla kadının gözünün hemen kenarındaki kırışmaya hazır, pürüzsüz tene dokundu. "... bu kısımda erken yaşta kırışıklıklar oluşur. Paris'te yaşayan bir kadınla birlikteyken öğrenmiştim bunu. Sanırım botox denen saçma bir operasyona erken yaşta maruz kalmak istemezmiş genç kadınlar." Gülümsedi Macniej. Kadının sorusunu hatırladığında Jack Daniels şişesinin ağzını zorlanmadan bir hareketle açtı ve dikip koskocaman bir yudum aldı. Vampir olduğunuzda yudumlanırken nefessiz kalma gibi bir sıkıntınız olmuyordu. Gülümsedi tekrar, uzun zamandır yapmadığı şekilde, zoraki bir halde. "Bu büyücülere gelince... Derin bağlantılarım var, genç bayan. Bunu gözardı etmemek gerekir."


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Cynthia Weitz
Vampir
Vampir
Cynthia Weitz


Mesaj Sayısı : 2904
Gerçek İsim : Esin.
Patronus : Kedi Sihirsel Soy : Safkan.
Özel Yetenek : Metamorfmagus
En Belirgin Özellik : İnatçı.
Rpg Puanı :
Let's have some fun! Left_bar_bleue93 / 10093 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Let's have some fun! Left_bar_bleue47 / 10047 / 100Let's have some fun! Right_bar_bleue

Let's have some fun! Empty
MesajKonu: Geri: Let's have some fun!   Let's have some fun! Icon_minitimePtsi Ağus. 15, 2011 5:53 pm

    Sabah uyandığında ağzından çıkan ilk ses bi şaşkınlık çığlığı olunca, gününün pek harika geçmesini beklememişti Thia. Otel odasında televizyonun üstüne tünemiş olan ufak baykuşu gördüğünde attığı çığlık, bu manzaraya alışık olmamasından değil baykuşun odasında ne halt yediğinden kaynaklanıyordu. Çarşafı kenara fırlatıp yataktan hızlıca fırlarken baykuşun ürküp kanat çırpması üzerine yavaşlamış, sonra da bacağındaki notu alıp onun havalanmasını izlemişti. Bir parti yapılacağını öğrenmesi işte öyle olmuştu, gitmeye nasıl karar verdiği kısmı ise tamamen belirsizdi. Birkaç aydan uzun süredir İngiltere'deydi ve belki bir parti ona iyi gelebilirdi.

    Adresi bulana kadar kaybolma tehlikesi geçirmiş olsa da yolu birine sorma gereği duymadan -aslına bakarsanız yol soracak birini görememişti etrafta- bulabilmişti evi. Neden partiye katılma ihtiyacı duyduğunu anlamıyordu, hiç tanımadığı bir ortamda ne işi vardı sanki? Gerçi not Daniella'dan gelmişti, kendisinden beş ya da altı yaş büyük olan ve babasıyla uzun zamandır tanışmışlığı olan kadın. Bu yüzden fazla endişelenmemişti, Daniella ile bile sohbet etse zaman uçup geçerdi elbet. İçeri girdiğinde bir yığın yetişkinin arasından kendi yaşlarında insanlarında olduğunu görünce rahatlamıştı en azından. Bir sandalyeye oturup tadını bildiği içkilerden birini alırken etrafındakileri taradı bir süre. Tanıdık birkaç Ölüm Yiyen'e gözü çarpınca hızlıca sandalyesinden kalkıp uzak bir yöne doğru ilerledi. Evden neredeyse kaçarcasına ayrıldığını düşünürsek, ebeveynlerinin tanıdığı insanları ne kadar az görse o kadar iyi olurdu, Ella'nın da herhangi bir şey söylemeyeceğini biliyordu zaten. Kulağına tanıdık bir ses gelince başını kaldırdı. Birkaç adım ötesindeydi Dracul, Hogwarts'a yazılmak gibi gereksiz bir kaderi olan hoş çocuk. "Dracul hey, selam." dedi neredeyse İngilizce'ye benzeyen Fransız aksanıyla.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com/lejant-f75/esin-asdf-xd-t1
 
Let's have some fun!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Dünya Şehirleri :: Madrid-
Buraya geçin: