Adrian Steph Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Mesaj Sayısı : 23 Sihirsel Soy : Safkan En Belirgin Özellik : Çalışkan, başarılı Rpg Puanı : Düello Gücü :
| Konu: Adrian Steph. Ptsi Kas. 15, 2010 4:24 pm | |
| Bir şarkı mırıldanıyordum adını bilmediğim. Ellerim gitarımın üzerine ileri geri hareket ediyordu bilmediğim şarkının ahengine uygun şekilde. Durdum ve elimle uzamış olan saçlarımı arkaya ittim. Terlemiş alnımı elimin tersiyle sildim ve bu sefer bildiğim bir şarkı çalmaya başladım. Gitarı kenara bırakarak.
Theres a storm commin that the weather man couldn’t predict, I start the ball prick you better flee cuz I get ticked Durdum, açıkçası sözleri unutmuştum. Aklımda kalan parçaları tekrar söylemeye başladım. Kesik kesik.
Im bout… to punch ya to the… ground, ya trick, Its a trap… Fuck my last… cd this shits in my trash
Durdum çünkü biri kapımı çalıyordu. “Girin.” Dedim umutsuzca. Yinene vardı. Beni bu odaya kapatarak yeterince ceza vermediniz mi?! İçeriye kambur, orta yaşlı, saçlarına aklar düşmüş yaşlı bir kadın girdi. Yüz ifadesini gören herkes bile ondan nefret edebilirdi. “Bir şey mi oldu, anne?” dedim sertçe. Ağzından bir şeyler gevelemeye başladı konuşmaya benzer. Aralardan kelimeler seçiliyordu sadece. “Sessiszz.. Sakın.. Sus…” Ah. Her zaman ki eleştiriler ve susturma çabaları. “Tamam, sanırım gidebilirsin, anne.” Dedim ve gitmesini bekledim. O ise ayaklarını yere sürerek yanıma yaklaşmaya başladı. Hala konuşuyor, komik bir şekilde etrafa tükürükler saçıyordu. Yatağa geldi ve oturdu. Kendini arkaya doğru itmeye çalıştı ve başarısız oldu. Sadece yatağa dayanıyordu. Kırışmış, midemi bulandıran eliyle yatağın kenarındaki dantelle oynama başladı ve bana baktı. Geriye kaydım, konuşurken saçılan tükürüklerden kaçmak için. Tekrar konuşmaya başladı. Bu sefer dedikleri daha anlaşılırdı. “Seni seviyo... Seviyorum evlat. Se… Sen benim oğlumsun. Unutma.” Sadece kafamı salladım susması için. Ne yani? Bu söylediklerine inanacaktım ve “Ah, annecim.” Diyerek boynuna mı atlamamı bekliyor. Eğer bunu düşünüyorsa gerçekten deli biri. “Sanırım gidebilirsin, artık.” Dedim ve gitarı tekrar elime aldım. Beklemeye başladım. Yavaşça ayağa kalktı ve örtüyü aşağı kaydırdı. Ayaklarını yere sürerek kapıya ulaştı. Kafasını yavaşça bana döndürdü ve kapı tokmağını tutarak odadan çıktı. Sertçe kapıyı kapattı. Sinirlenmişti. Umurumda mı?
Hayır. Gitarın tellerine dokunduğumda adını ve sözlerini tam bilmediğim şarkı zihnimde tam anlamıyla belirdi ve bir şekerle sevinen bir çocuk gibi sevinim. Şarkıyı söyleme başladım.
How can you see into my eyes like open doors Leading you down into my core , Where I've become so numb without a soul my spirit sleeping somewhere cold Until you find it there and Lead it back home wake me up inside
Ve tekrar annemi düşündüm. Küçükken beni nasıl bıraktığını, beni bırakıp nasıl geri istediğini. Satılık biriymişim baktığını nasıl unutabilirdim. Yağmurlu bir günde, tahtadan yapılmış bir evin en küçük odasında ağlayan oğlunu nasıl bıraktığını nasıl unutabilirim. Güneşli bir günde alçıdan yapılan evin büyük salonunda kaç paraya olduğumu sorduğunu nasıl unutabilirim. Ve buraya nasıl geldiğimi nasıl unutabilirim. Bunu nasıl kabul ettiğimi…
Ve şarkıyı bitirdim son sözlerle.
Call my name and save me from the dark Bid my blood to run Before i come undone Save me from the nothing i've become
bring me to life bring me to life...
| |
|
Jessica Sleet Norabel Yönetim, Uçuş Profesörü
Mesaj Sayısı : 150 Sihirsel Soy : Melez En Belirgin Özellik : Saf nefreti. Rpg Puanı : Düello Gücü :
| Konu: Geri: Adrian Steph. Salı Kas. 16, 2010 11:51 am | |
| Betimleme: 10/ 30 Renk ve Paragraf Düzeni: 5/ 10 Uzunluk: 2/ 5 İmla Düzeni: 8/ 10 Anlatım: 15/ 30 Kurgu: 8/ 15
Toplam: 48/ 100
Betimleme açısından yoksun, kurgu olaraksa fazla sıradandı. RPG Dersanesine uğramanızı tavsiye ediyorum. Godric's Hollow'a hoş geldiniz, keyifli rp'ler. | |
|