Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Eva Barker

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Eva Barker
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Eva Barker


Mesaj Sayısı : 1
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Hırs
Rpg Puanı :
Eva Barker Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Eva Barker Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Eva Barker Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Eva Barker Right_bar_bleue

Eva Barker Empty
MesajKonu: Eva Barker   Eva Barker Icon_minitimeSalı Ağus. 16, 2011 4:12 pm

''Biraz acele eder misiniz lütfen?''

Elimdeki koca paketle taksiyle uğraştığıma inanamıyorum. Tanrım? Biraz yardım etsen hiç fena olmaz yani. Harika, şimdi de kendi kendimle konuşmaya başladım. Yakında uzaylıların var olduğunu da söylemeye başlarım!

''Küçük hanım, bu trafikte ne yapmamı bekliyorsunuz?''

Adamın aptal sözleriyle kendime gelebilmiştim. Sinirle adama gereğinden fazla para vererek arabanın içine zar zor sığdırdığımız kutuyu çıkardım ve taşımaya başladım. Mükemmel! Tapuklular, lanet olsun Penny! Topuklu ayakkabılardan hoşlanmadığımı biliyorsun! Sinirle inleyerek boyumdan büyük hediye paketini yerden kaldırdım ve önümü görmeden yürümeye başladım. Evet, kesinlikle Penny'nin doğum gününe geç kalıyordum. Evet, Penny beni lime lime edecekti. Ve evet şuan Manatthan caddelerinde önümü görmeden yürüyordum ki birine çarptım.Lanet olsun!

''Tahmin etmeliydim, lanet olsun! Bakın, eğer kırıldıysa yemin ediyorum ki sizi parçalarım.''

Bir yandan kendi çapımda homurdanırken bir yandan da parmak uçlarıma yükselerek -sanki topuklularla yeterince yüksek değilmiş gibi- kutuyu gözetliyordum.

''Eva, beceremeyeceğini tahmin etmeliydim... Bilmiyorum küçükken beşiğinden falan mı düştün?''

David! O'nun burada ne işi vardı ki? Sanki işler yeterince ters gitmiyormuş gibi! Bir yandan bana taş atarken bir yandanda o'nun boyunun yanında yavru (!) gibi kalan kutuyu üstleniyordu.

''Senin burada ne işin var?'' Artık ayaklarımı ağrıtan kırmızı topuklularımı çıkarıp elime aldım. Sızlayan ayaklarımın acısıyla ve sinirle inledim. Kıkırdadı! Çok komik David!

''Ben de iyiyim Eva. Penny'e hediye bakıyordum ki baktım bir cüce bir kutunun arkasında saklanıyor, bende koşarak yardım etmeye geldim. Aa! Birde ne göreyim, o cüce senmişsin!''

''Kes sesini! Ben bir cüce değilim!'' Her zaman ki gibi beni aşağılamayı unutmamıştı. Bu huyundan nefret ediyorum! Senden nefret ediyorum David! Yüzündeki o hain gülümsemeyi yerle bir etmek istiyordum. Belki bir yumrukla bunu başarabilirdim?

''Arabam şurada.'' Hızlı adımlarla arabaya doğru ilerliyordum ki beni durdurdu.

''Hey! Sen gelmiyorsun!'' Neydi bu şizofren falan mı? Tanrı aşkına, eğer onunla gitmezsem Penny'nin doğum gününe asla yetişemezdim ve bu da benim ölüm fermanım demekti.

''Bana yardım etmek için geldiğini söylemiştin.'' Burnumdan soluyordum. Hafif bir çarpık gülümseme yollayarak konuşmaya başladı.

''Ben bir cüceye yardım edeceğimi söylemiştim, hem sen ben cüce değilim demedin mi?'' Sinirle omzuna vurdum. Elinde kocaman bir kutu olduğu için karşılık verememişti tabi.

''Bir şartla benimle gelirsin.'' Haince gülümsüyordu. Arabanın önünde durduk. Şimdi ne isteyecekti? Ellerimi havaya kaldırarak teslim oldum. Ne isterse yapacaktım, sadece eve gitmek istiyordum.

''Hediyeyi beraber aldık diyeceğiz. Biliyorsun hediye işlerinden anlamıyorum ve Penny'e birşey almadıysan öldün demektir bunu biliyorsun.'' Tam itiraz edecektim bunun cazip bir fikir olduğu aklıma geldi. Sinsice gülümsedim.

''Peki, hadi binelim.'' Ön kapıyı açtım ve içeri oturdum. O ise şaşkınca bana bakıyordu.

''Ne? Hiç itiraz yok mu?'' Kutuyu arka koltuğa koydu. Hala şaşkındı. Arabaya binip arabayı çalıştırdı.

''Başka bir şansım mı var, acele et!'' Planımı anlamasını istemiyordum. Çünkü beni tanıyordu. Ne zaman işime gelmeyen birşeye evet desem bu onun sonu oluyordu. Elimde olmayarak gülümsedim ve dışarıyı izlemeye başladım.



***

I'm sick and tired of your attitude
Bu tavrından yoruldum ve bıktım

I'm feeling like I don't know you
Seni tanımıyormuşum gibi hissediyorum


***


''İyi ki doğdun Penny! Bu da bizim hediyemiz...'' David Kocaman kutuyu Penny'e uzatıyordu. Penny ise bize kocaman gözlerle bakıyordu. Belki de hediyenin çok küçük (!) olduğunu düşünüyordu?

''Siz, ikiniz bir olup bana bir hediye mi aldınız?'' Penny gerçekten şaşkındı çünkü biz David ile hiç anlaşamazdık. Bırak hediye almayı bir dakika birbirimize laf atmadan oturamıyorduk malesef. Çünkü Bay ben-kendimi-beğenmişin-tekiyim benimle sürekli dalga geçiyordu ve ben bundan nefret ettiğim için ona kızıyordum.

''Aslında Eva hiç itiraz etmedi, sanırım bir gelişme var.'' David bana bakarak konuşuyordu. Onun konuşmasıyla da hain planım aklıma geldi. Çok eğleneceğiz çoook!

''Evet kardeşim, sanırım artık (!) büyüdük.'' Bir yandan gülümsüyor bir yandan da içimin acımasını seyrediyordum. Genelde o'na kardeşim veya abi demezdim. Çünkü diyemezdim ki bu konuyu şuan hiç açmayacağım.

''Ee? Penny açmayacak mısın, nasıl tepki vereceğiniz çok merak ediyoruz.'' David hediyenin ne olduğunu hiç sormamıştı. Aslında sormaması benim planımın tıkır tıkır işlediğini gösteriyordu. Rezil olmak için bu kadar heyecanlanacağını hiç tahmin edemezdim.

Penny parmaklarının ucuna yükselerek David'e sarıldı. Ardından da bana sarıldı.

''Benim için abime katlandığına inanamıyorum!'' Kulağıma fısıldamıştı. İstemeden kıkırdamıştım ve göz kırptım. Bu aramızdaki bir dildi. ''Değecek!'' anlamındaydı. Gözlerini kocaman açıp gülümsedi. Hemen paketi açmaya başladı. O açtıkça ben iyice sırıtıyordum. David ise -ne-haltlar-dönüyor bakışı fırlatıyordu.

''E., David! Harikasınız! Ama bu biraz şey, David bu senin kartın mı?'' Hediyeyi kimseye göstermiyordu. Kutunun içinde tutmaya gayret ediyordu. Nedenini ise bir tek ikimiz biliyorduk.

''Evet, yani galiba.'' Bana bakarak söylüyordu hepsini. Bir çeşit yardım çağırısıydı bu. Ama umurumda değildi, birşey bilmiyormuş gibi davranıyordum.

''Abiciğim harikasın! Vazo mükemmel ama bu kart, yani araba! İstediğim zaman kullanabileceğimi söylemişsin!'' Penny heyecanla David'e sarılıyor, David ise olayın şokunu atlatmaya çalışıyordu. Tüm ev halkı da şaşkınlıkla David'e bakıyordurak. Kimse David'in arabasına dokunamazdı. Bıın kullanmayı, bazen arabasına binemezdiniz bile.

''Vazo sanırım senin fikrindi Eva.'' Kollarını açarak bana sarıldı. Ben de tüm içtenliğimle 'evet' deyip ona sarıldım. Penny'i seviyordum, çok tatlı bir kızdı ve benim biricik kız kardeşimdi. Penny'den ayrıldığımda David'in öldürücü bakışlarıyla karşılaştım.

''Şeytanla dans ediyorsun Eva.'' Bunu bana söylemişti. Eyvah, şimdi yanmıştım!

*Not: Bu rp'yi başka bir yer de de kullandım, fakat burada bir ismi değiştirdim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sheila Tolls
Hogwarts V. Sınıf
Hogwarts V. Sınıf
Sheila Tolls


Mesaj Sayısı : 74
Gerçek İsim : Yine Yağmur
Sihirsel Soy : Pureblood
En Belirgin Özellik : Ukala.
Rpg Puanı :
Eva Barker Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Eva Barker Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Eva Barker Left_bar_bleue50 / 10050 / 100Eva Barker Right_bar_bleue

Eva Barker Empty
MesajKonu: Geri: Eva Barker   Eva Barker Icon_minitimeSalı Ağus. 16, 2011 6:03 pm

Değerlendirme yaparsam epey düşük bir puan alacaksınız. Öncelikle RPG Dershanesinde bulunan derslere katılın lütfen.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Eva Barker
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Karakter İşlemleri :: Puan Belirleme-
Buraya geçin: