Michael J. Colsefini Seherbaz
Mesaj Sayısı : 18 Gerçek İsim : & Sihirsel Soy : Safkan. En Belirgin Özellik : & Rpg Puanı : Düello Gücü :
| Konu: Maykıl. Perş. Tem. 07, 2011 12:27 pm | |
| “Önemli olan hatayı bilerek mi işlemektir, dürüstçe mi affetmektir, sessizce mi terk etmektir?”
Bir Cumartesi Sabahı; hava bulutlu, Larken’ın tahmini yağmur yapacağı yönünde. Kim bilir?
Gözlerimi zifiri karanlığa açtım, hırçın bir şekilde. İstemsiz nefes nefeseydim. Ellerim iki yanımda sert minderi sıkıyordu. Ayaklarım sonsuzluğa uzanmışçasına ileri doğru gidiyordu. Bana ait değillerdi sanki onları hissedemiyordum. Vücudumun birçok yerini hissedemediğim gibi. Kafamı yavaşça sert mindere dayadım. İnlemelerimi dindirdim. Dün olanları düşündüm; yine, yine ve yine…
Cuma gecesi, etraf zifiri karanlık. Buna neden olan Ay’ın Güneş’e küsmesi değil, Tanrının insanlara küsmesi…
“Seni p.ç kurusu! Kalk ayağa seni k.ltak!” Cilalı botlarımı, cılız vücuda sertçe dayadım. Gözlerimi masada yarım kalmış olan şarabıma çevirdim. Rengi bana ölümü arzulatıyordu. Öldürmek istiyordum, acı çektirerek. Ama bu ayağımın altındaki güçsüz bedeni değil.
Hayır, bu fazla kolay... Zevk alarak öldürmeliyim. Derin bir nefes aldım ayağımı kadının kanlı elbisesine sürdüm. Yavaşça masaya doğru yürüdüm ve bardağı elime aldım. Kaliteli şarabımı yudumlamaya başladım. “Larken!” Larken kapıya sürünerek, kızın önüne kadar geldi. Saçları karışmış, aralarda kırlaşmış saçlar gözüküyor. Gözlerinin altı kırış kırış…
“Larken, şu pisliği götür. Pardon, o bir ziyafet değil mi? Senin için?” Mahcup bir şekilde kafasını yere eğdi. Kollarını aşağı sallandırdı ve kızın siyah saçlarını avuçladı. Sürükleyerek dışarı çıkardı. Arkamı döndüm ve kapının kapatılması bekledim. Beklenen ses geldiğinde yavaşça şömineye doğru ilerledim. Şarabı yere bırakıp bütün gücümle şömineyi yana ittirdim. İşte istediğim şeyi elde etme vakti… Elimi yavaşça şömineni üzerinde asaletiyle onu kullanmamı bekleyen asaya uzattım. Süslü kayışını kavradım ve güvencemle birlikte zifiri karanlığa doğru adım attım. Şöminenin kapanma sesi beni hiç korkutmadı.
Cumartesi, saat belli değil.
“O.ospu çoçuğu!” kime küfrediyorum bilmiyorum. Cidden. Çünkü beni buraya bağlayan kim, hiçbir fikrim yok. Sevilen biriyim. Mütevazılığe gerek yok. Çalışanlarıma karşı iyi davranırım. Ödemelerini düzenli olarak yaparım. İşte kanıt, dün Larken’ın ödemesi o kızdı. Benim eğlencem, onun yemeği, ödemesi, her şeyi. Öyle değil mi? Bu her zaman böyledir. İtirazı olan!
Cumartesi gününe geçmiş bulunuyoruz.
“Hey! Burada olduğunu biliyorum, seni küçük kaçık. Buraya gel ve önümde eğil!” Birkaç tıkırtı, boruya sürtünme sesi ve birkaç aksırma. Yaşlı mahluk önüme geldiğinde tek ayağı yoktu. Ah, doğru. Dün o ayağı koleksiyonuma eklemiştim. Yavaşça merdivenlerde ona doğru eğildim ve pürüzsüz, beyaz dişlerimle gülümsedim.
“Merhaba, bugün nasılsın. Seni yeterince besliyorlar mı? Doğru, kimse senin burada olduğunu bilmiyor, öyle değil mi?”
Yaralı dudağı yavaşça yanaklarından yukarı doğru kıvrıldı. Tiz bir sesle konuşmaya başladı. “Doğru, benim burada olduğumu bilmiyorlar. Peki senin?”
Gülümsememin solduğunu hissettim. Arkamdan kapanan şömineyi düşündüm. Onu nasıl zorlayarak açtığımı ve kendi kendine nasıl kapandığını… Kafamı yavaşça sarstım ve yaşlı ama bir o kadarda şuan güçlü duran herife baktım. Sanki artık bana daha yakındı. Daha güçlüydü. Sanki bunu bekliyordu. Buraya gelmemi ve böyle konuşmamı…
Cumartesi, Yarım saat daha geçti. Gerisi yoktu. sanki silinmişti hayatımdan o dakikalar, olanlar. Susadım; ağzım kurumuş, dilim damağımla bütünleşmiş. artı konuşamam. Burada, bu zifiri karanlığa hahis oldum. Evet, bu acı bir gerçek. Anlamsız düşünceler beynimi bulandırıyor. Bana neler oldu. Ben gerçek miyim? Lanet olasıca bir tanrı var mı? Hey, beni,m için birileri dua eder mi? Size diyorum, s.rtükler! Hey, bana yardım edin. Kendi düşüncelerine hapis olmuş birine nasıl yardım edersiniz? Hey, bana neler oluyor? Vücudumdaki bu değişim normal mi? Cumartesi, Bir saat sonra. Heeey! Yardım edin! Sonsuzluk. Mıcheal düşüncelerine hapsolmuş bir şekilde sonsuzlukta yaşadı. Nasıl mı? İnanın bizde bilmiyoruz.
***
RP out: Psikolojik bir yazı, nasıl açıklayacağımı bilemedim. Olmazsa yenisi gönderirim ya da dershaneye katılacağım. Paragraf düzenin ne kadar düzeltmeye çalıştıysam olmadı. Benimle alakalı değil. Lütfen mazur görün. | |
|
Beatricia Gallagher Yönetim
Mesaj Sayısı : 584 Gerçek İsim : Yağmur Patronus : Kuğu. Sihirsel Soy : Melez. Özel Yetenek : Görücü. En Belirgin Özellik : Ayşinsever Rpg Puanı : Düello Gücü :
| Konu: Geri: Maykıl. Cuma Tem. 08, 2011 8:48 am | |
| Betimleme: 30/27 Renk ve Paragraf Düzeni: 10/8 Uzunluk: 5/3 İmla Düzeni: 10/10 Anlatım: 30/28 Kurgu: 15/13
Toplam:90
İlginç bir konuydu ve akıcıydı. Anlatımınızda iyiydi, paragraf düzeni gerçekten kötüydü ama durumu belirttiğinizden önemsemedim. Renk seçimlerinizi daha uyumlu yapabilirdiniz. Bir de betimlemeye biraz daha önem verirseniz çok daha iyi olacaktır. | |
|