Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Camellia

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Alexis Camellia Morales
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Alexis Camellia Morales


Mesaj Sayısı : 8
Gerçek İsim : ...
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Cesaretli&İnatçı
Rpg Puanı :
Camellia Left_bar_bleue89 / 10089 / 100Camellia Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Camellia Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Camellia Right_bar_bleue

Camellia Empty
MesajKonu: Camellia   Camellia Icon_minitimePtsi Şub. 07, 2011 3:34 pm

Sonbaharın ilk bulutlara
vuruşu… İlk göğe seslenişi, sitemi… Sakin bir sahil kasabası… masal kitaplardan fırlamışçasına masum… Temiz…tertemiz denizin, tatlı meltemi cezp ederek solgun nota sesleri çalışı… Ilıklığını kaybetmiş soğuk kumların sıcacık insan tenine değişi… Kırmızı pelerinin içinde yorgun bir genç kadın…
Yorgun olmak mı yorgun olmayı hiçe saymak mı daha zor olanı? İçinden geçene kulak vermek mi yoksa dışarıdaki gürültüye kapılmak mı? İşte
tam da bunları düşünürken buldu kendini genç kadın. Yirmisine daha yeni
basmıştı. Güzeldi… Eğer ki güzel kelimesi onu tasvir etmeye yetecekse… Belirgin yüz hatlarında inatçı bir ifadeyle beraber masum bir kırılganlık, haylaz bir çocuk gülüşü sezmemek mümkün değildi. Utandığında ya da sinirlendiğinde elmacık kemikleri al al olur, kahverengiyle
kızılın tatlı tonlarında gezinen uzun dalgalı saçları yüzünde gezinirdi.
Kızamaz ya da kıramazdınız onu…
Buzdan kaleleri, sarmaşıklı duvarları, elinizi kanırtana kadar çizen dikenli telleri, küçük sırça köşkleri vardı O’nun. Dokunamaz, yaklaşamazdınız…
Dokunamazdınız… Dokunmanıza yasak getirirdi bir başkası. ‘Başkası’ uzaktaydı şimdi. Şimdi o ‘Başkası’ için denizden dilekler dilemeye gelmişti. Avucundaki asasına baktı. ‘Dileklermiş…’ dedi kendisini küçümseyen boğuk nefesiyle.
Gömüyorlardı ruhunu yağmur
sonrasının nemli toprağına… Gömüyorlardı bedenini kuru ağaç köklerinin altına 'Başkası' yokken… Acıtıyorlardı canını... Kaçıyordu durmadan… kalbi göğsünden fırlayan toy bir çocuğun acizliğiyle… Bir gün bitecekti bu koşuşturmaca… Ama o gün gelene kadar o sürgün edilmiş bir Büyücüydü artık…
Arkasından esen sert
rüzgarın vuruşlarından kurtulmak istercesine pelerininin başlığını geçirdi
saçlarından. Hava iyice bozmuştu. Yorulduğunu hissetti birden. Denizden ayrılma zamanıydı. Tam arkasına dönmek üzereydi ki küçük bir kızın sesi kulaklarına çalındı önce...

‘Martılara ekmek atalım anne. Hadi gelsene!’
'Anneciğim acele etme gidiyoruz.'
'Ama martılar gidiyor bak anne!' dedi küçük umutsuzlukla büzerken kırmızıya çalan dudaklarını. Ne kadar nazlıydı oysa ki ses. İçinden küçüğe katılma isteğini uyandırıyordu adeta. Davetkar ve mütevaziydi annesinin elini tutan minik, boğumlu parmakları. Özendi küçüğe... O'nunda kaderi kendininki gibi çizilene kadar...
Ardından belki de en son duymak isteyeceği iki
kelime, karanlık ormanın içinden ağaçları yararak hızla kulaklarına üflendi. O
iki kelimeyi hayatı boyunca unutamamış Camellia için tek bir anı benliğinde
canlandı tekrar ve tekrar…

‘Trendeyiz… Kırmızı vagonlar boş, tıpkı bulunduğumuz istasyon gibi. Saat çok geç olmalı. Herkes evlerinde. Bizde evimize gitmek için istasyondan çıkıyoruz. Babam büyük ihtimalle bizi eve götürmek için dışarıda bekliyor. Sihir Bakanlığı’ndan birkaç dakika önce çıkmış olması lazım. Her zaman seherbaz oluşuyla övündüğüm babamı bugün daha da bir hevesle bekliyorum çocukluğumun ürkekliğiyle. Düşüncelerimden sıyrılırken yerdeki bir gazeteye takılıyor gözüm. Önünde flaşlar patladığı için gözünü sürekli kırpıştıran hafif kilolu, bıyıklı bir adam var. Onu dinleyen kalabalığa bir şeyler anlatıyor sürekli. İşte tam o anda oluyor her şey. Annemin elimi tutan elleri ayrılıyor minik parmaklarımdan sonsuza kadar. Yeşil bir renk laciverte dönen mavi gözlerimde dans ediyor bir anlığına. O bir anlık zaman dilimi o kadar uzun ki hafızamda. Annemi görüyorum. Papatya sarısı uzun saçlarını... Sonra gül kokan tatlı aroması etrafımda raks ediyor. Şimdilerde bile içimi sızlatıyor o
koku, hatırlıyorum hep. Yere düşüşü o kadar ani ki! O lanet büyüden sonra hiç kıpırdamıyor. İnsan teni sıcaklığını kaybediyor. Sesleniyorum… Öpüyorum… Sarsıyorum… ‘Gitti, gelmez artık…’ diyorlar. Hep o
iki kelime yüzünden… Uzaktakinin ‘Avada kedavra’ kelimeleriyle benim bütün
hayatım yön değiştiriyor; raydan çıkmış bir tren, patlamaya hazır pimi çekilmiş bir bomba gibi… Kaç kere yalvardım bilmiyorum ama hep aynıydı ötekiler gibi yakarışlarım…

‘Anne gel…dön gel anne…çok ama çok özledim…bir kere görsem diner belki içimin acısı…gel anne…anne…anne!’

‘Avada Kedavra…’

Aynı kelime çok uzaklardan fısıldandı bir başkası için Camellia’nın önünde. Durdurmak için çok geç kalmıştı. Ama hesaba katmadığı şey arkasında durannın varlığıydı… James gelmişti. Büyüyü son dakika saptırmaya çalışmış ama başaramamıştı. Camellia bir çift elin kendisini sardığını hissetti. Güçlü eller bedenine hükmediyordu artık. Anne ya da baba… Gerçek ya da hayal… Sihir ve büyü… Hiçbir şey yoktu artık zihnini sarmalayan. Kendine ait
bütün düşünce yumaklarını uzaklara bıraktı. Uyumak istiyordu ruhu artık. Tatlı bir uykuydu düşlediği zihninin katrelerce altında duran. Ve bu küçük ama etkisi bütün yaşamına yansıyan anı, genç bedeninin tüm arzusunu canlandırmıştı benliğinde. Gözlerini yıldızlarla kaplı gökyüzüne son kez kaparken, soluğu kesilmiş kırmızı dudaklarından tek bir kelime döküldü…

‘Nerdesin?’

Dipnot: Nasıl oldu bilmiyorum. Normalde yazıya alışkınım ama bu sefer konu farklı olunca içime sinmedi. Umarım uzunluk yeterlidir.

















































[/size]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
J. Christopher Newell
Seherbaz
Seherbaz
J. Christopher Newell


Mesaj Sayısı : 1671
Gerçek İsim : iq T
Patronus : Smilodon Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Cesaret
Rpg Puanı :
Camellia Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Camellia Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Camellia Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Camellia Right_bar_bleue

Camellia Empty
MesajKonu: Geri: Camellia   Camellia Icon_minitimeSalı Şub. 08, 2011 11:18 am

Betimleme: 3o/3o
Renk ve Paragraf Düzeni: 1o/5
Uzunluk: 5/3
İmla Düzeni: 1o/6

Anlatım: 3o/3o
Kurgu: 15/15

Toplam Rol Oyunu Puanı
1oo/89

Güzel yazıyorsunuz ancak buradaki rp puan kriterlerini ancak bu kadar sağlıyor.
GH'ye hoşgeldiniz. İyi rp'ler ve sihirli günler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Camellia
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Camellia

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Karakter İşlemleri :: Puan Belirleme-
Buraya geçin: