Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Minik Gözler Ardındaki Karanlık

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Robert de Marqué Albusan
Hogwarts Müdürü
Hogwarts Müdürü
Robert de Marqué Albusan


Mesaj Sayısı : 2741
Gerçek İsim : Robert de Marqué Albusan
Patronus : Zümrüdüanka Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Albus Dumbledore Hayranı
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue97 / 10097 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue66 / 10066 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimeÇarş. Ocak 26, 2011 1:46 pm

Kurgudakiler: Robert de Marqué Albusan & Tierra Squidna
Yer: Yasak Orman
Zaman: Gece yarısından sonra


Ayın ışığı bile gecenin kem karanlığını dünyanın üzerinden atmayı başaramıyordu, dünya üzerinde yeni bir dönem başlamak üzereydi. Belirsiz, karanlık ve acı bir dönem. Karanlık Lord' un ölümünden sonra kimse, özellikle de bakanlık, bir daha böyle bir şeyin olacağına ihtimal bile vermiyordu. Ama Robert hep haklı çıkardı. Hissediyordu... Günlerdir tek düşündüğü şey buydu. Ne yapabilirdi? Yatağında, göz kapakları ağır eski bir perde misali gözlerine baskı uygularken dahi bunu düşünüyordu... Ne yapabilirdi? Fakat göz kapakları baskın geldi ve rüyasız uyku iksirinin etkisi altında deliksiz birkaç saat...

Saat: 00.00

Robert, birden yataktan fırladı. Yine o sesi duymuştu, her zaman hakikati fısıldayan o ilahi sesi: "Ormanda seni bekleyen bir sır var!"

Olabilir miydi, bu saatte ormanda aradığı cevapları bulabilir miydi? O, bir ankanın matemini andıran,derinlerden gelen kulak okşayıcı ses tekrar duyuldu: "Aradığın cevaplardan çok daha önemlisini bulacaksın."

Daha önemli ne olabilirdi, dünyanın kaderinden daha önemli ne olabilirdi ki? O en güvendiği sesten, aylardır üzerinde uğraştığı şeylerden daha önemli bir şeyin olduğunu duymanın verdiği şaşkınlıkla üstünü bile değiştirmeden, darmadağınık bir şekilde ormanın yolunu tuttu.

Yasak Ormanın Derinliklerinde...

Orman her zamanki gibi kasvetli ve ürkünçtü fakat Robert bir an bile tereddüt etmeksizin, ilahi güçlerin korumasında olduğunun farkında atıyordu adımlarını... Yarım saattir ormandaydı henüz ne bir ses duymuştu ne de bir esrar hissediyordu. Durdu ve etrafına göz gezdirdi, asasının yarattığı gümüşi ışık koridorunda hiçbir şey görünmüyordu. Ses yanlış olamazdı, belki de hiç ses yoktu. Robert duymak istediği için duymuş olabilir miydi?

Robert bu duygular içerisindeyken birden bir çatırtı geldi arkasından, hızla dönüverdi. Bir öğrenciydi...


En son Robert de Marqué Albusan tarafından Perş. Ocak 27, 2011 12:23 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Tierra Squidna
Durmstrang V. Sınıf
Durmstrang V. Sınıf
Tierra Squidna


Mesaj Sayısı : 755
Gerçek İsim : Şeyma.
Sihirsel Soy : Safkan
Özel Yetenek : Görücü.
Meta.
En Belirgin Özellik : Kendinden emin.
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue50 / 10050 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Geri: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimeÇarş. Ocak 26, 2011 2:16 pm

Babam her zaman karanlık tarafa yatkın bir birey olmuştu. Hırsın, kin gütmenin, başarının temeli olduğunu bana defalarca söylediğini anımsıyordum. Annem ise onun tam aksine; merhamet pırıltısı olmayan bir insanın asla kazanamayacağını öğretmişti bana. Ben ise bu iki zıt düşüncelerin arasında sıkışıp kalmıştım. Kimi zaman kin bürüyordu gözümü, kimi zamansa dostluk... Annem ağır bir rahatsızlığa yakalanmıştı. Babam ise kadıncağız o haldeyken bile görüşmemi yasaklamıştı. Belki de babam ona salmıştır bu hastalığı diye düşünmeden de edemiyorum. Ama her ne kadar kötülük bürümüş olsada venliğini bu kadar gaddar olamazdı hayat arkadaşına, çocuğunun annesine...

Gece vakitleri olduğunda yine gezintiye çıkmıştım. Bu saatte her ne kadar ürkünç olursa olsun yasak ormanı tercih etmiştim annemle görüşmek için. O bunu onaylamayacak olsada babamın her yerde gözü olduğunu ve ona ulaşmak için çabalayacağımı biliyordu. Ama babam, korkak kızının yask ormana gireceğini düşünemezdi. Gryffindora seçildiğimi duyunca şokla karışık bir sevinç yaşamıştı. İçimdeki aslanı hiç farkedememiş olsada kadim şapka bunu anlamış ve hakettiğim yere adamıştı beni. Cübbemin şapkasını kafama geçirmiş, kızıl saçlarımın karanlığı yarmasını engellemiştim. Ormanın içine doğru ilerledikçe bir yandan korkumun didiklemesi, bir yandan içimde hissettiğim aslanın güveni sarmıştı etrafımı. Keskin rüzgarın yüzüme savruluşu, burnumun akmasına sebep olmuştu. Onunla uğraşacak vaktim yoktu. Kimseye görünmeden işimi halledip çıkmalıydım buaradan.

Annemle en son görüştüğümüzde babamdan gizlice elime metal bir nesne sıkıştırmıştı. Benimle konuşmak istediğinde baş parmağını ortasına sıkıca bastır ve beni düşün demişti o incecik narin sesiyle. Onu düşünmemle birlikte vücudumu saran sıcaklığı hissetmem bir olmuştu. O içindeki sevgiyle büyütmüştü gücünü. Fakat babam ise ondan daha güçlüydü. İşte bu karanlıkla aydınlık tartımda hep karanlığın ağır basmasına en büyük sebebiyetti. Metalin soğukluğuna aldırış etmeden cebimden çıkarıp parmağımı ortasına bastırmıştım.

"Anne! Annecim."
"Tierra! Tanrım seni çok özlemiştim meleğim."
"Nasılsın, daha iyisindir umarım?"
"İyiyim ben. Sen nerdesin?"
"Tanrım, anne biri geliyor,ben..."

Parmağımı metalden ayırıp arkamı dönmüştüm. Kaçmalıydım, hem de hemen. Yoksa çok mu geçti? Sesi duyan orta yaşlı bir adam gözlerini ve asasını bana dikmişti. Ben bir öğrenciydim, bir çocuk. Burdan kimsenin masum bir çocuğa zarar vermesi beklenemezdi. İçimdeki şeytani güç gözlerimi direk ona dikmemi ve konuşmam gerektiğini vurguluyordu."Efendim, burada ne işim olduğunu merak ediyorsunuz sanırım. Baykuşum kendini kaybetti ve anneme yollaması gereken mektubu yasak ormanın içine fırlatıverdi. Onu bulmaya gelmiştim." dedim masum bir bakışla. Evet çok iyisin!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Robert de Marqué Albusan
Hogwarts Müdürü
Hogwarts Müdürü
Robert de Marqué Albusan


Mesaj Sayısı : 2741
Gerçek İsim : Robert de Marqué Albusan
Patronus : Zümrüdüanka Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Albus Dumbledore Hayranı
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue97 / 10097 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue66 / 10066 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Geri: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimeÇarş. Ocak 26, 2011 4:16 pm

Evet, bir öğrenciydi ve herkesin tahmin edebileceği gibi bir Gryffindor aslanıydı. Ama onu Robert için özel yapan şey ne Yasak Ormanda dolaşması ne de Gryffindor binasına mensup olmasıydı. O, Tierra' ydı...

Merhametin nefretle olan aşkının meyvesi, Robert' in yakından tanıdığı, tam anlamıyla bir aydınlık leydisiyle bir karanlık lordun çocuğu... Ve ikisinin de gücüne sahipti besbelli, kötülükle iyiliğin bitmek bilmez savaşları yaşanıyordu minik kalbinde...

Gözlerini Robert' e dikti ve kaygısız, tereddütsüz bir ses tonuyla, gerekli yerlerde yaptığı vurgularla ve küçük, masum kız rolünü takınarak konuşmaya başladı: "Efendim, burada ne işim olduğunu merak ediyorsunuz sanırım. Baykuşum kendini kaybetti ve anneme yollaması gereken mektubu yasak ormanın içine fırlatıverdi. Onu bulmaya gelmiştim." dedi.

Cidden mükemmeldi, Robert annesiyle babasını tanımasaydı kesinlikle bu masum kız rolünü kabullenirdi fakat şimdi rol yapma sırası kendisindeydi, aptalı oynayarak: "Neden bir çağırma büyüsü denemiyorsun?" dedi.

Anlaşılan küçük Tierra böyle bir çıkış beklemiyordu, bir an için tedirgin oldu. Ne diyeceğini bilemedi fakat Robert' in oyunu bozmaya hiç niyeti yoktu.

"Ama eminim senin gibi zeki bir kız mutlaka bunu denemiştir. Herhalde mektubu yeniden yazman gerekecek; çünkü çağırma büyüsüne cevap vermiyorsa artık mektup niteliğini kaybetmiş demektir." dedi gülümseyerek. Robert' teki bu gülümsemeyi gören Tierra biraz daha rahatlamış görünüyordu, yine o incecik sesle...


*Edit: Şimdi sen yaz duruma göre bir rpg, istersen okula dönüşü başlat; çünkü diğer rpgde benim meşhur gaipten sesin ne demek istediği hakkında ve senin hakkında düşüncelerimi yazmayı düşünüyorum okul yolunda olması güzel olur bence. Ama sen bilirsin, bu senin partin. *-*
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Tierra Squidna
Durmstrang V. Sınıf
Durmstrang V. Sınıf
Tierra Squidna


Mesaj Sayısı : 755
Gerçek İsim : Şeyma.
Sihirsel Soy : Safkan
Özel Yetenek : Görücü.
Meta.
En Belirgin Özellik : Kendinden emin.
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue50 / 10050 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Geri: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimePerş. Ocak 27, 2011 4:25 pm

"Ama eminim senin gibi zeki bir kız mutlaka bunu denemiştir. Herhalde mektubu yeniden yazman gerekecek; çünkü çağırma büyüsüne cevap vermiyorsa artık mektup niteliğini kaybetmiş demektir." dedi karşısındaki adam. Bakışlarındaki merak ve uysallıktan güç alarak ben de gülümsedim. "Tabiki efendim." Hem ne diyebilirdim ki? O bir yetişkindi. Hatta belkide yeni gelen bir profesör. Ortalıkta dolanan dedikodulardan yola çıkarak bunu düşünüyordum. Hani kızların şu muhabbetleri; "Tanrım! Çok yakışıklı genç bir profesör geliyormuş, Haa, ne diyorsun, kaçırmayalım balığı, Kızlar elleşmeyin o benim." Ahh tanrım. Başbelası, aptal kızlar.

Masumiyeti, yüzümden eksik etmeden devam ettim sözlerime. "Konumunuzu bilmediğimden pek bir şey demeyeceğim fakat bunun aramızda kalma olasılığı ne kadar, efendim?" olabildiğince saygılı ve sevecen ol. Annemin öğütlerini anımsıyorum tekrar. Kahkahasını tutar gibi bir hali vardı. O kadar mı komikti yahu? Babamın tavrını takınarak dilimi tutamayıp devam ettim " Imm.. Ve yeterince üşüdüm, okula gitmek istiyorum, gelemeyecekseniz izninizle efendim." dedim ve küçük bir referans hareketini de ihmal etmedim.

Rp Out: Alel acele yazdım. Kusura bakma. Keyfine göre devam edebilirsin, uyar bana.^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Robert de Marqué Albusan
Hogwarts Müdürü
Hogwarts Müdürü
Robert de Marqué Albusan


Mesaj Sayısı : 2741
Gerçek İsim : Robert de Marqué Albusan
Patronus : Zümrüdüanka Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Albus Dumbledore Hayranı
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue97 / 10097 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue66 / 10066 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Geri: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimePerş. Ocak 27, 2011 6:07 pm

"Tabiki efendim." dedi. Bir melek kadar masum, annesinin kızı ne olacak diye düşündü Robert. Ayrıca annesinin genleri sadece bu işe yaramamış, yüzünün güzelliğine de yansımıştı. Kızıl saçları kasvetli ve soğuk orman havasını yarıyor, adeta dans ediyordu havada. Beyaz teninin üstüne doğuştan sürmeli ceylan gözleri, muggleların dediği gibi, cuk oturmuştu doğrusu. Sanki Güzellik Tanrıçası Afrodit ilahi gücüyle kutsamıştı *** kızını.

Robert bunları düşünmeye dalmışken, Tierra masumiyetinden ödün vermeksizin devam etti: "Konumunuzu bilmediğimden pek bir şey demeyeceğim fakat bunun aramızda kalma olasılığı ne kadar, efendim?"

Bir insan hem bu kadar masum hem de bu kadar kurnaz olabilir miydi? Anlaşılan Tierra annesinin yanısıra tam anlamıyla babsının da kızıydı. Robert az kalsın tüm ormanı inletecek bir kahkaha atacaktı fakat ormanda olduğunu hatırlayarak bir gülümsemeye sığdırdı tüm gülme hissini. Tierra sanki o kadar da komik değilim diye düşünüyordu. Robert' in sesizliğinin aksine Tierra bir o kadar konuşkandı: " Imm.. Ve yeterince üşüdüm, okula gitmek istiyorum, gelemeyecekseniz izninizle efendim." diye devam etti.

Artık Robert' in de konuşma vakti gelmişti. Genç hanım reveransını tamamlarken: "Peki, küçük hanım. Hem Hogwarts' a giderken de yeterince konuşacak vaktimiz olur." dedi. Ve Yasak Ormanın dar patikalarında, dal çıtırtıları arasında ilerlemeye başladılar.

Ormanın havasını her zaman sevmiştir Robert, düşünmek için birebir olduğunu düşünürdü. Ve o gün de Tierra önde o arkada yürürken yine düşünüyordu.

Acaba ses ne demek istemişti? Acaba olabilir miydi? Tierra beklenen veliaht olabilir miydi? At adamların gelişini müjdelediği veliaht... Baş gösterecek karanlığa karşı aydınlığın tek umudu olacak veliaht!

Neden olmasındı? At adamın sözleri geldi aklına, 15 yıl önceydi. Robert Hogwarts' taydı. Ormandaydı. At adamlar birbiriyle tartışıyordu...

"Zodiac! Bunu insanlara söylemeliyiz. Yoksa veliahta zarar gelebilir ve bu son umut sonsuza dek kaybolur!" diyordu heybetli at adam fakat diğeri hiç öyle düşünmüyor gibiydi.

"Olmaz Morphe! Her şey yıldızlarda yazılı ve böyle bir şeyin olması gerekseydi yazılı olurdu. Gidemezsin." dedi oldukça soğukkanlı bir o kadar tehtidkâr bir biçimde. Fakat at adam kararlı görünüyordu, sadağından bir ok çekti ve Zodiac' a doğru gerdi yayının telini fakat bir başka at adam ondan daha erken davranmıştı, Morphe' nin cansız bedeni Kara Göl kadar hareketsiz yatıyordu yerde...

Tüm bunları uzaktan izleyen Robert ise sessiz bir biçimde orada bekledi, at adam için ağladı. At adamlar uzaklaşınca Robert' de sessizce kaçtı ormandan. Fakat Morphe' nin çırpınışları sonuç vermişti. Robert öğrenmişti ve belki de bugün veliaht onun karşısındaydı...

Robert kararını vermişti, veliaht olsun ya da olmasın Tierra' yı Karanlıktan, hem kendi içindeki karanlıktan hem de dışarıdaki karanlıktan koruyacaktı. Tierra' ya döndü ve: " Tierra, bu tamamıyla aramızda kalacak. Fakat senden bir söz vermeni istiyorum." dedi ve Tierra' nın sorgulayan gözlerine bakarak devam etti: " Bir daha Yasak Orman' a gelmeyeceksin. Biriyle gizli görüşmeler yapman gerekse bile gelmeyeceksin!" dedi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
Tierra Squidna
Durmstrang V. Sınıf
Durmstrang V. Sınıf
Tierra Squidna


Mesaj Sayısı : 755
Gerçek İsim : Şeyma.
Sihirsel Soy : Safkan
Özel Yetenek : Görücü.
Meta.
En Belirgin Özellik : Kendinden emin.
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue50 / 10050 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Geri: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimePerş. Ocak 27, 2011 6:39 pm

"Peki, küçük hanım. Hem Hogwarts' a giderken de yeterince konuşacak vaktimiz olur." ve yasak ormanın derinliklerinden okula doğru yola koyulmuştuk. Rüzgarın apansız hızı ve arkamdaki adamın keskin bakışları korkmama vesile oluyordu. Yeterince konuşacak vaktimiz olur derken? Acaba bildiği bir şeyler mi vardı? Babamın emelleri hakkında bir takım bilgisi olabilir miydi? Ama ben babama böyle bir şeyi yapmayacağımı kesinkes bildirmiştim. Hem babamı nerden tanıyacaktı ki? Korkmana gerek yok Tierra... Serin ol, metin ol... Babamın sesi kulağımda uğulduyordu yine. O istikrarlı ve tok ses. Elinin her zaman üzerimde olduğunu hissederdim. Görünmez bir kafese alırdı sanki o hep beni. Annem ise kafesin anahtarını bulup gelirdi hep yanıma, yalnız koymazdı beni.

Adam pürüzsüz bir bakışla bana bakarak;"Tierra, bu tamamıyla aramızda kalacak. Fakat senden bir söz vermeni istiyorum." ... Bir daha Yasak Orman' a gelmeyeceksin. Biriyle gizli görüşmeler yapman gerekse bile gelmeyeceksin!" dedi hükmedici bir tavırla. Hey sen kim oluyorsun da bana... Gizli görüşmeler yapman gerekse bile mi!? Baba yardım et, hani koruyucu ellerin nerede? Anne hani senin metanetin, hani sevgin? Şaşırdığımı belli etmeden bir gülümseme yapıştırdım suratıma ve kibarlığımdan ödün vermeden "Takdir edersiniz ki, benim gibi bir öğrenci için burası oldukça tehlikeli bir yer. Eğer böyle gizli emellerim olsaydı başka -ellerimle havada tırnak işareti yaparak- tehlikesiz yerler de bulabilirdim." Gülümsememi yüzüme iyice yaydırarak devam ettim. " O koca okulda gelin görün ki birçok gizl yer mevcut. Biraz araştırmacı ve meraklı olmanız yeterli." dedim.

~
Yasak ormanın bana bahşettiği diğer velinimet ise atadamların bana karşı tutumudur. Öyle ki gelip benimle konuşmuşlar, beni korumaya aldıklarını, istediğim zaman buraya gelebileceğimi söylemişlerdir. Yaşam dolu olmam onların her zaman hoşlarına gitmiştir. Yalnız tek şartları vardı bu dostluğun aramızda kalması. Eğer biri öğrenecek olursa bedelini ağır ödermişim... Bunu söylediklerinde ürktüğümü görünce konuşmalarını yumuşatmışlardı. Ama ben olabildiğince ciddiye almış ve kimseye bahsetmemiştim. Etmem de.
~

Ağaçlıkların arasındaki hareketliliği görünce, arkamdan gelen adam önüme siper olmuş ve asasını önünde tutmuştu. Ben de hemen asama asılmıştım. Koruluğun arkasından çıkan atadam bana sevecen bir bakış atıp, göz kırpmıştı, ben ise korkulacak bir şeyin olmadığını görüp derin bir ohh çekmiştim. "Sadece atadamlar." dedim umarsızca. "Haa, bu arada ne işiniz var acaba bu muhteşem okulda. Veli değilsiniz heralde?" dedim sırıtarak.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Robert de Marqué Albusan
Hogwarts Müdürü
Hogwarts Müdürü
Robert de Marqué Albusan


Mesaj Sayısı : 2741
Gerçek İsim : Robert de Marqué Albusan
Patronus : Zümrüdüanka Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Albus Dumbledore Hayranı
Rpg Puanı :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue97 / 10097 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Minik Gözler Ardındaki Karanlık Left_bar_bleue66 / 10066 / 100Minik Gözler Ardındaki Karanlık Right_bar_bleue

Minik Gözler Ardındaki Karanlık Empty
MesajKonu: Geri: Minik Gözler Ardındaki Karanlık   Minik Gözler Ardındaki Karanlık Icon_minitimeCuma Ocak 28, 2011 11:15 am

"Takdir edersiniz ki, benim gibi bir öğrenci için burası oldukça tehlikeli bir yer. Eğer böyle gizli emellerim olsaydı başka -ellerimle havada tırnak işareti yaparak- tehlikesiz yerler de bulabilirdim." Gülümsemesini yüzüne iyice yayarak devam etti: " O koca okulda gelin görün ki birçok gizli yer mevcut. Biraz araştırmacı ve meraklı olmanız yeterli." dedi. Robert' in tüm hazırcevaplılığı üzerindeydi. Küçük kız sözünü bitirir bitirmez ağzını açtı.

Fakat tam o anda bir çatırtı, Robert' ya da Tierra' nın neden olamayacağı bir çatırtı duyuldu ve ağaçlıklar kıpırdanmaya başlamıştı. Yasak Ormanda, Hogwarts' ın birçok kadim sırrını barındıran ve oldukça anormal yaratıkların yaşadığı bu ormanda, bir çıtırtı duymak çoğu zaman hayra alamet değildir. Bu yüzden asasını çekti ve hemen Tierra' yı, belki de aydınlığın son umudunu, korumaya aldı. Neyseki korkulacak bir yaratık değildi. Sadece bir at adamdı. Hayır, sadece bir at adam değildi, Zodiac' tı. 15 yıl öncesinde yıldızlara bakarak Morphe' nin kehaneti duyurmaması gerektiğini söyleyen at adamdı. Tierra' ya baktı ve gülümsedi. Bu gülümsemenin ardından gözden kayboldu ve orman kadim, büyülü sessizliğine kavuşmuştu artık. Zodiac neden Tierra' ya gülümsemişti? Acaba haklı mıydı Robert?


"Sadece at adamlar." bu da ne demek oluyordu. "Sadece" 15 yaşlarında bir kız için, bir Gryffindor için bile fazla cesaretliydi. Ya bu kız fazlaca cesaretliydi ya da atadamlarla ilk karşılaşması değildi. Ya da veliahttı. Ki bu durumda her iki durumda geçerli olurdu. At adam Zodiac o kadar da umursamaz değildi. Zeki bir at adamdı, Uluslararası alanda at adamların temsilcisiydi ve oldukça bilgeydi. Zodiac gibi bir at adam mutlaka veliahtı korumaya alırdı ve Tierra veliaht ise oldukça cesur olmalıydı.

Robert belleğin bulanık bataklığında, düşünce adlı Hinzıpırlarla uğraşan Robert' i gerçek dünyaya ait umarsız bir ses uyandırdı: "Haa, bu arada ne işiniz var acaba bu muhteşem okulda. Veli değilsiniz herhalde?"

Robert, kendi kızına bile söylemediği bu sorunun cevabını Tierra' ya söyleyecek miydi? Nasıl kaçabilirdi ki? Ayrıca veliaht olup olmadığından emin olabilmesi için konuşmanın sürmesi gerekiyordu.

" Evet, Bitkibilim profesörüyüm. Aynı zamanda veliyim de." dedi, Hogwarts burçları baş gösterirken...

-Son-

Rpg Qut: Beraberce Hogwarts'a varırlar.^^


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow.yetkin-forum.com
 
Minik Gözler Ardındaki Karanlık
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Anka' nın Ardındaki.
» Karanlık Taraftakiler
» Minik Aydınlık.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: Düşünseli :: Rol Oyunları-
Buraya geçin: