Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Alex Mclain

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Alex Mclain
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Alex Mclain


Mesaj Sayısı : 19
Gerçek İsim : Selin the Strong One.
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Çok cezbedici bir arkadaş.
Rpg Puanı :
Alex Mclain Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Alex Mclain Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Alex Mclain Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Alex Mclain Right_bar_bleue

Alex Mclain Empty
MesajKonu: Alex Mclain   Alex Mclain Icon_minitimeC.tesi Ekim 16, 2010 7:29 pm

Alıntı :
Başka bir sitede henüz sonlandırmadığım bir rpdir.


Saniyeler önce İngiltere’deki o soğuk, yağmurlu havayı düşündüğünde New Yorkapayrı bir dünya gibi geliyordu. Kemiklerine kadar titrerken şimdiüzerindeki deri ceket bir fazlalıktan ibaretti. Kısık gözlerini yolüzerindeki insanlardan özellikle uzak tutmaya çalışıyordu, ister farklıbir gezegende olsun ister bambaşka bir evrende, yankesiciler her yerdeaynıydı; baş belası. Yürüdüğü mugglelara ait bir sokak olduğundankendini korumak sadece biraz riyakar biraz da kaba olarak tasviredilecek sözlere ve cesur görünmeye bakıyordu aslında. Kafasındaki bütün büyüleri gece boyunca aldığı alkolle silmiş olduğunu düşününcemugglelar arasında gezmek daha doğru gelmişti. Sonuçta bir büyücüyü tekme tokat dövmeye çalışmak bir mugglea aynı şeyi denemekten çok dahazordu. Kahverengi fötr şapkasının altından gözünün önüne düşen saçıgeriye çekiştirmek için sağ elindeki sigarayı diğer ele geçirdi. Aslanyelesini andıran saçları çok defa yanmanın yanından geçmişti, hattaküçükken bir arkadaşı sadece kafasının meşaleye benzeyip benzemeyeceğini denemek için bunu denemeye kalmıştı. Sonucundayetimhanedeki çocuklardan birinin kolunu kırmaktan dolayı güzelce bir sopa yemişti. Şapkayı kafasına yeniden oturtup karamel rengi dericeketin fermuarını açtı. Sigarayı yakalı beş dakika bile olmamıştı,buna rağmen tütün filtrenin dibini görmek üzereydi. Yasal ama ölümcül objeyi tüketmiş olmanın hazıyla sigaradan geriye kalanları New York’un pis sokaklarına alelade bir şekilde atıverdi. New York dedikleri gibigece yaşayan bir şehirdi. Bununla beraber aynı gece yaşayan vampirlergibi lanetli ve açtı. İnsanların sosyal hayatından beslenen, güçlerini emip onları bitkin düşüren bir yapısı vardı ki o sarkastik düzeni de buşekilde işliyordu. Saatlerce gezmiş olmasına rağmen hala dişine uyan bir kumarhaneye rastlamamıştı. Okulu bitirdiğinden beri geçimini bu şekilde sağlıyordu, kumarla. Nitekim durumundan hoşnutsuz sayılmazdı,en nihayetinde iyi olduğu bir iş ile meşguldü ve Hogwarts’ta kazandığından çok daha fazlasını tek bir gecede kazandığı oluyordu.Elbette güvenli duvarlardan uzak kalmanın yarattığı bir duygu vardı içinde ne de olsa profesör olmasının tek sebebi güvende olmaktan geçiyordu. Şimdiyse dışarıdaydı, her pisliğin ve cenabetin gezindiğisokaklardaydı. Güvendiği insanlardan çok uzakta olduğu gibi güvenmediği insanlarla iş içindeydi. Uzun zaman olmuştu Hogwarts’taki tayfasıyla görüşmeyeli. Ne ile meşgul olduklarını bile bilmiyordu. Bu da onu dahafazla yalnızlığa sürüklüyordu. Yine de herkes tarafından tanınan bir kahpe olmaktan iyidir.” Bir nevi hayat felsefesi haline gelmiş bu cümleyi sarf ettiğinde çok dahaiyi olduğuna karar verdi. Tam olarak da yalnız sayılmazdı zaten. Son zamanlarda en çok iletişime girdiği insan zamanında profesörü olan biriydi ve bunu düşündüğü o saniyede yüzüne yayılan ironi gülümsemesinin önüne geçemedi. Kevin, zamanında KSKS profesörü olarak baktığı adama bir kumar masası karşısında denk gelmişti ama asıl İronik yanı benzer kaderlere sahip olmalarıydı. Kevin da profesörlük işini tutturamamış, sonucunda hoyrat düzenin bir halkası olarak zincire dahil olmuştu. O da Mia gibi Hogwarts’tan kovulmuştu ve sonucunda kartlara bel bağlamıştı. Onun kovulma sebebini hiç öğrenememişti Mia ama kendisininkine sebep olan Max’e hala bir öfke duyuyordu derinden. Kevinile bir iki tur oynamanın sonucunda adamın bir dahi olduğuna karar vermişti. Ustaca kağıt sayabiliyordu ve blöf konusunda Mia’nın daha önce hiç görmediği bir yeteneğe sahipti. Bunun sonucunda onun gittiği birkaç oyuna seyirci olarak katılmış ve birkaç oyunda birbirlerini tanımıyor ayaklarına yatıp yüksek miktarda para kazanmışlardı. Mia kendini onun çırağı olarak addetmişti ama yakın bir zamanda usta çırağının biraz daha tek başına çalışması gerektiğini söyleyerek onakendini kanıtlama fırsatı sunmuştu. Mia hafızasını kaybetse bile birprofesörün yaptığı işe bu kadar hayranlık duyamayacağını biliyordu, tek tesellisi Kevin’ın bir profesör olmayışıydı. Yani teknik olarak.

Okuldan atılmasının ardından yaşadıklarına bakınca kendini şanslı sayıyordu. Oanda eldivensiz boks çalışmalarına geri dönmeyi düşündüyse de bunu yapamamıştı zira itiraf etmese de eldivensiz boks fizyolojik açıdaninsanı oldukça yıpratan bir ömür törpüsüydü. Zaten yeni tarafı düşünüldüğünde kumarbazlık çok daha yararlıydı. Artık Lord’un sadık ajanlarından olduğuna göre bilgi toplamak ek işlerinden biriydi vebüyücülerin katıldığı kumar masaları etrafında dönen dedikodular abartılarından ayıklandığında altın değerinde bilgilerdi. Ayrıca metamorfmagus yeteneği sayesinde bir kişiyi birden çok kezyağmalayabiliyordu. Adeta bu meslek için var olmuştu.

Taş apartmanın bodrum katına inen merdivenlerin yanından geçerken kapıdagördüğü yazı durmasına sebep oldu.Ayık olmadığından yazılanı anlaması birkaç saniyesini almıştı ama aradığı şeyi bulmanın sevinciyle basamaklardan inip kapıyı itti. İçerisi dışarına göre daha serindi.Kapıyı kapatırken ılık rüzgarı geride bıraktı ve ellerini ceket ceplerinden çıkarıp ortadaki büyük masaya yaklaştı. Bir grup erkektepeden sarkan cılız turuncu ışık saçan lamba altındaki yuvarlak masaçevresine oturmuş, işgüzar yuvarlak masa şövalyelerini andırıyorlardı.Mia’nın büyük zemin kattaki diğer küçük masaları umursamayıp bu masaya gelmesini gerektiren bir şey vardı. Muhtemelen koca kurt, yani patron,para babası, bu masadaydı. Çevredeki dişi nüfusun diğerlerine göreartışta olmasının sebebi hep bu olurdu. Masaya bir kaos hakimdi. Bardakaltları tahta masa zeminine çarpıyor, güruh gürültülü kahkahalar atıyordu. Nefeslere sert bir içki kokusu hakimdi. Kısaca gözlemlemenin sonucunda bir oyunun henüz bittiğini fark etti Mia. Yuvarlak gözlükleri olan adam bokserı, ceketi ve çözülmüş kravatıyla duruyordu, masa ortasında da ondan kalanlar vardı; cüzdan, alyans, araba anahtarı ve yığınla para. Orta yaşlardaki sakallı adam yanındaki iri kıyım herifinomzunu sıvazlayıp bir şeyler haykırdığında şişko adam boğulur gibigülmeye başladı. “Patron o.” Dedi içinden Mia, sinsice gülümseyip. Herkesin adama yalakalık ettiği gözden kaçacak bir şey değildi çünkü. Masada yanındaki kızı adeta dudaklarından yemeye çalışan başka bir adam vardı, Mia istemsizce gözlerini devirip diğer sessiz sakin duran gence baktı. Mia’dan en fazla bir iki yaş büyük,geniş alınlı biriydi. Saçları geriye taramış olduğundan ona çizgiromanlarındaki karakterleri anımsatmıştı. Bunun haricinde oldukça tanıdık bir simaya sahipti. İşaret parmaklarını birbirine bastırmış ve çenesine yaslamıştı, düşünceli bir ifadeyle masadakilere bakıyordu. Kalabalıktan haz etmiyormuş gibi görünse de bundan kaçmıyordu da. Ama tanıdık gibiydi, gerçekten tanıdık.

Mia onu incelemeyi sonraya bırakıp her şeyini kaybetmiş adamın yanında dikildi ve ellerini beline dayayarak en sinsi gülümsemelerinden birini yerleştirdi rujlu dudaklarına. “Bu zavallı adamı tükettiğinize göre, yeni oyuncu lazım mıydı?” Gözler üzerine döndü, insanlardan hiçbirinin o konuşana kadar onun farkında olmadığını anladı Mia bu bakışlardan. Sessizlik çöktü yavaşça masaçevresine, gözler şişman adama döndü belli belirsiz. Çenesi boynuna kaçmış olan adam ürkütücü derecede parlak gözlüklerinin arından Mia’yıinceledi, Mia her ne kadar adamın aç bakışından tiksinse de sesini çıkarmadan metin durmayı sürdürdü. “Kaybedecek neyin var?” Mia inci dişlerini gösterecek bir gülümseme ile yanındaki adamı kışkışlayan bir hareket yaptı ve onun kalkmasıyla boşalan sandalyede yerini aldı. Cevapsız kalan soru üzerine ilgiyi üzerinde hissettiğindenbir özgüven patlaması yaşıyordu. Tek kolunu sandalyenin arkasına atıp rahat bir pozisyon alırken masadaki en ilginç eleman sayılabilecek genç adam masanın merkezine dalgınca bakmayı kesmiş ve nedenini anlayamadığı bir şaşkınlıkla Mia’yı süzmekteydi. “Bekaretim.” Dedi Mia sesinden alayı esirgemeden. Masanın çevresini bir kahkaha zelzelesi aldı, Mia’nın keskin bakışları patrondaydı. Adamın da güldüğünü görünce ekledi. “Ciddi mi sormuştun? Kabarık bir banka hesabım, eğer aradığın cevap buysa. Ama kaybedeceğimi sanmıyorum…” “…Hele senin gibi bir o*ospu çocuğuna.” Diye geçirdi içinden. Genç eleman hala şaşkınlıkla kendisine bakıyordu ve bu git gide sinir bozucu olmaya başlamıştı. Dobra ve kendini bilmeztavırlarıyla adamı pençesine aldığını biliyordu. Şişman adam başıyla bir hareket yaptığında kaos ortamı geri döndü ve Mia artık olaya dahilolduğunu biliyordu. Geriye Kevin’ın öğretilerine ustaca uymak kalmıştı. İtiraf etmeyi sevdiği şeylerden biri de Kevin’ın sadece bu derslerindeiyi olduğuydu.
Oyuncular geri dönmüştü, dalkavuk ilgisini önüneyayılan kartlara vermiş, şişman adam eline baktığında alnındakikırışıklıklar artmış ve kızı yemeye çalışan abaza da kart dağıtımının başladığını fark edip kızı kenara itivermişti. Olayın şokunda olan tekbir kişi kalmıştı, o da dalgınca kağıtlarını masadan toplayıp elindeyelpaze gibi açtı. “Tanıdık geliyorsun.” Dedi Mia aniden dayanamayıp. Genç adam kendisine hitap edildiğini fark edip gözlerini ona çevirdi. Mia dayanamayıp soruyu sordu.Tanışmış mıydık?Karşısındaki genç adamın yüzüne gülümsemesi yayılırken cevabı almamış olmasına rağmen evet diyeceğini biliyordu. Asıl soru nereden olduğuydu.



Alıntı :
Neden bilmiyorum rpyi ekledikten sonra bazı kelimeler birbirine yapıştı. Düzeltmeye çalıştım ama arada gözden kaçırdıklarım olabilir. Benden kaynaklanmıyor onlar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elais Anja Brennt
-
avatar


Mesaj Sayısı : 841
Rpg Puanı :
Alex Mclain Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Alex Mclain Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Alex Mclain Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Alex Mclain Right_bar_bleue

Alex Mclain Empty
MesajKonu: Geri: Alex Mclain   Alex Mclain Icon_minitimeC.tesi Ekim 16, 2010 8:21 pm

Rp Puanınız: 100

Yazdığınız rol oyunu gerçekten çok kaliteli. Kurgusu olsun, anlatımı olsun, tasvirleri olsun... Bir kitap okuyormuş gibi hissettim adeta. Sonunu tamamlamamış olmanıza rağmen, uyumlu bir kapanış yapmışsınız. Ayrıca kelimelerin yapışma olayı bende ve gördüğüm kadarıyla birkaç kişide daha olan bir şey.

Godric's Hollow'a hoşgeldiniz. Keyifli Rp'ler. Herhangi bir sorun olduğunda adminlerimiz ile irtibata geçebilirsiniz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Alex Mclain
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Alex
» Vanessa Alex Darling
» Alex Fearless
» Alex Fearless
» Alex Fearless

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Karakter İşlemleri :: Puan Belirleme-
Buraya geçin: