~ Birinci Kat.

Konu: Geri: ~ Birinci Kat. Ptsi Haz. 13, 2011 11:45 am

Radyoyu sonuna kadar açmış en sevdiği müzik grubunu dinlerken küçük bir çocuk gibi her tarafını una bulamış bir halde tatlı yapmaya girişmişti genç cadı. Şey, aslında daha çok mutfağa karşı bir savaş açmış gibi görünüyordu büyük ihtimal. Kendisini sürekli işine kaptırırdı, bu mesleği o yüzden seviyordu zaten. Pastayı bir kenara bırakıp kremayı hazırlamaya girişirken müziğin etkisi ile kaseyi eline alıp dans ederek dolanmaya başladı. Tanıdık bir sesin adını söylemesi ile durup etrafı dinledi. Hiçbir şey duyamayınca tekrar kaldığı yerden devam edip radyonun kanalını değiştirmek için masaya ilerledi. Radyodan gelen cızırtıya aldırmadan düğmesini döndürürken tekrar adını duydu. Lil’in sesine benziyordu aslında, ama Lil uzun zamandır New York’taydı. “Lil?” dedi kapıya doğru seslenerek. Kapıya doğru fırladı. Tezgahın arkasındaki kapıdan dükkana çıktığında kapıda ona bakan Lil’i gördü sevinçe. “Lil! Dönmüşsün!” dedi Monica kocaman bir gülümseme ile. Ne kadar una batık olduğunu umursamadan sarıldı, sonunda dönebilmişti işte! “Nasılsın?” dedi Lil geri çekilerek. “İyiyim, harikayım, her zamanki gibi.” dedi Monica hızlı hızlı konuşarak. Hala şaşkınlığı atamamıştı üzerinden, Lil’in saçına bulaştırdığı unu temizlemeye çalışarak onu en yakın masaya doğru sürükledi. “Asıl sen nasılsın? Anlat biraz, New York nasıl geçti? Hoş çocuk var mıydı?” dedi son eklediği cümle ile muzip bir yüz ifadesi takınarak.

Konu: Geri: ~ Birinci Kat. Çarş. Haz. 15, 2011 3:39 pm

"Lil! Dönmüşsün!" dedi ve sarıldı. Ben de sıkıca sarıldım ona. İçime alabilseydim o an keşke. Çok özlemiştim. Sonra ellerim kollarında, geri çekildim. "Nasılsın?" diye sordum. “İyiyim, harikayım, her zamanki gibi.” dedi. Heyecanını atamamıştı hala. Saçıma bulaşan unu çırparken beni masaya sürükledi. “Asıl sen nasılsın? Anlat biraz, New York nasıl geçti? Hoş çocuk var mıydı?” dedi bir çırpıda. Gözlerimi yana düşürdüm. Anlatacak çok şey vardı ama öylesine yorgundum ki. Ona New York'un kalabalığından, harika mağazalardan bahsetmek istiyordum. En çok da Williamdan...

Gözlerindeki heyecanı söndürdü benim yana yıkılan gözlerim. "Yorgunsun" dedi. "Evet ama anlatacağım hepsini." diye körükledim heyecanını. Devam ettim "Ama önce şu mis gibi kokusu gelen inci aromalı pastadan istiyorum!" Kısa bir kahkaha attı. "Yanında balkabağı kolasına ne dersin?" dedi. Gözlerimi kırptım. Hızla ayağa kalktı ve sapsarı saçlarını savurarak seke seke gitti mutfağa.

Konu: Geri: ~ Birinci Kat. Ptsi Tem. 04, 2011 11:49 am

Masaya doğru sürüklenmesi ise oturması bir olan Lil'in verdiği ilk tepki yorgunluk belirtisi oldu. Monica'nın bütün heyecanı kısa bir sürede sönerken dudaklarını aralayıp konuştu. "Yorgunsun sen." dedi çenesini ellerine dayayarak. Lil onu dürtükleyip "Evet ama anlatacağım hepsini." diye cevap verirken heyecanı gözlerine yansıdı. New York'a onsuz gitmesi ne kadar adiceydi! Pekala ikisi beraber eğlenebilirlerdi, kendisinin gidememesini bir türlü anlamıyordu. Lil orada bir yığın saçmalık ya da macera yaşamışken kendisi pastanede çalışmıştı. Lil'in bunu ödetecek bir hikayesi olsa iyi olurdu, yoksa Monica onun canına okuyacaktı. "Ama önce şu mis gibi kokusu gelen inci aromalı pastadan istiyorum!" diye devam etti Lil kahkaha atarken. "Yanında balkabağı kolasına ne dersin?" dedi Monica aklına gelen ilk içeceği söyleyerek. Paris'te sevilen bir kafe işletmenin en önemli yanı ilginç yiyecekler ve içecekler sunmaktı. İki cadı kendileri uydurdukları yiyecekleri ile gelen geçen herkesin gönlünü kazanabilmişti bile. Monica ayağa kalkıp küçük bir çocuk heyecanı ile mutfağa doğru giderken yiyecekleri nereye koyduğunu düşünüyordu. Sade ve düzenli -aslında bayağı dağınıktı- olacak şekilde düzenlenmiş mutfağa girdiğinde sağ tarafa doğru ilerleyip hazırlanmış yiyeceklere ve tabaklara yöneldi. Tabak, çatal ve bardaklardan ikişer tane alıp servis tabağına dizerken pastadan parçalar kesip içecekleri doldurdu. Süs olarak üzerine birkaç şey eklerken durup son kez şaheserine baktı. Uygun görünce tabağı alıp mutfaktan çıktı ve hiçbir şeyi devirmemeye çalışarak Lil'in yanına koydu. "Tamam, şimdi anlatacaksın." dedi aynı hızla sandalyesine otururken.