Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Alexander Sirius

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Alexander Sirius
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Muggle'sınız lütfen rütbenizi bir an önce belirleyiniz.
Alexander Sirius


Mesaj Sayısı : 1
Sihirsel Soy : Safkan
En Belirgin Özellik : Zeki ve Cesur
Rpg Puanı :
Alexander Sirius Left_bar_bleue48 / 10048 / 100Alexander Sirius Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Alexander Sirius Left_bar_bleue0 / 1000 / 100Alexander Sirius Right_bar_bleue

Alexander Sirius Empty
MesajKonu: Alexander Sirius   Alexander Sirius Icon_minitimeSalı Mayıs 18, 2010 3:19 pm

Sessizce yürüyordu. Düşünmekten başka bir şey yapamıyordu. Adeta biri tarafından bıçaklanmışçasına acı çekiyordu. Acının nedeniyse düşündüğü şeydi. Dünyada en çok sevdiği kişi. Onu kaybetmişti. Gözlerinin önünde bir ölüm yiyen tarafından öldürülmüştü. Sevdiği kız, dünyada en değer verdiği kişi kollarında can vermişti. Sirius bunları düşünüyordu ve aynı zamanda göl kıyısında sokak lambalarının loş ışığı ile aydınlatılmış taş zeminli yolda yürümeye devam ediyordu. Yüreğindeki acı hala hafiflememişti. Yürümeye devam ediyordu ki önündeki boş banka oturdu ve çarşaf gibi dümdüz olan gölü izlemeye başladı. Birden Sarah'ı, kız arkadaşını, büyücü dünyasının affedilmez lanetlerinden ölüm lanetiyle öldüren ölüm yiyen geldi gözünün önüne. Sirius'un içindeki acı kayarak yerini öfkeye ve intikam hırsına bıraktı. Yerinden kalktı ve yürümeye devam etti...


Sabah olmuştu. Güneş iyice yükselmiş her yeri ısıtmaya başlamıştı. Sirius uyanmıştı ve odasından aşağı kahvaltı etmek için merdivenlerden inmeye koyuldu. Evde ki herkes onun üzgünlüğünün farkındaydı ve kimse bir çıt bile çıkarmıyordu. Sirius kahvaltısını bitirdi ve odasına hazırlanmaya çıktı. Üstünü değişti ve evden çıkarak yola koyuldu. Londra sokaklarında işe giden insanları görüyordu. 1 saat sonra Çatlak Kazan'a gelmiş Diagon Yolu'na geçen geçidin önündeydi. Taşlara sırası ile asasıyla vurdu ve geçit açıldı. Diagon yoluna girdiğinde gördüğü manzara azda olsa onun moralini yükseltmişti. Her tarafta Hogwarts öğrencileri ve aileleri vardı. Her biri telaş içinde koşturuyor ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlardı. Dükkanlar birbirinden renkli şekilde yine süslenmişti. Ancak Sirius oraya başka amaçla gitmişti. Yolda ilerlerken bir yoldan saptı ve doğruca Knockturn Yolu'na gitti. Etrafta karanlık giyinmiş bir çok kişi vardı. Buda ister istemez Sirius'un içinin kararmasına neden oldu. Asasını tetikte bulunduruyordu. Bir dükkana doğru gitti. Burgin ve Burkes. İçeride sadece dükkanın sahibi Burgin bulunuyordu. Sirius içeri girdi ve kapının üst tarafında ki zil çaldı. Sirius cebinden bir fotoğraf çıkardı ve dosdoğru Burgin'in gözlerinin önüne tuttu ve:


"Bu ölüm yiyeni tanıyor musun? Tanımadığını sanmıyorum ama."

Sesinden Sirius'un ne kadar sinirli olduğu anlaşılıyordu. Burgin de bunun farkına varmış gibiydi. Fotoğrafı Sirius'un elinden aldı ve dikkatlice baktı. Burgin'in korktuğu anlaşılıyordu. Fotoğrafı Sirius'a uzattı ve:

"E- e-evet tanıyorum."

Burgin iyice korkmaya başlamıştı. Elleri titriyor kafasını iyice omuzlarına çekmişti. Sesinden de anlaşılıyordu. Sirius:

"Kim bu? söyle bana."

Burgin ağlamaklı bir sesle Sirus'a döndü ve:

"İsmi Radford Radolph. Romney St. 13 numarada oturuyor."

Sirius fotoğrafı aldı ve hızlıca ordan uzaklaştı. İstediği bilgiyi almıştı. Adrese doğru yola koyuldu...


Sirius verilen adrese geldiğinde içinde volkan patlarmışcasına öfke vardı. Evin kapısının önüne geldi ve etrafta muggle olup olmadığını kontrol etti. Ortalıkta kimse yoktu. Asasını çıkardı ve kapıya yöneltti:

"Alohomora"

Kapı açıldı ve Sirius içeri girdi. Asası elinde sıkıca kavramış sessizce ilerliyordu. Evi tamamen aradı ama kimse yoktu. İyice öfkelenmişti. Evden çıktı ve doğruca Sihir Bakanlığı'na cisimlendi. Yakalanan karanlık büyücülerin listesine baktı ancak Radford adında kimse yoktu. Öfkesinden kuduruyordu Sirius. Ama nafile...


Aradan 2 gün geçti. Sirius Hogsmade gitmiş etrafa bakınıyordu. Gözüne biri takıldı. Sirius içinde anlayamadığı bir şeyler hissetmeye başladı. Ne olduğunu bilmiyordu ama umrunda da değil gibi gözüküyordu. Gördüğü kişi çok alımlı, çok güzel, şık giyinimli, kumral, mavi gözlü bir bayandı. Gördüğü bu güzellik Sirius'un aklını başından almıştı. Daha sonra yürümeye devam etti ve bir an o güzel ve çekici bayanla göz göze geldi. İçinde bir mutluluk aynı zamanda bir ihanet duygusu kabardı Sirius'un. En sevdiği insanı daha yeni kaybetmişti ve karşısına böle bir kadın çıkmıştı. Sirius buna anlam vermeye çalışırken bir gürültü oldu. Daha doğrusu sanki deprem olmuş da bütün insanlar çığlık çığlığa koşuşturuyormuşcasına bir gürültü oldu. Sirius atladığı yerden doğrulduğunda gördüğü bayanın boynuna bir asa tutulmuş olduğunu gördü. Asayı tutan adam ise Sirius'un aradığı, intikam almak için yanıp tutuştuğu Radford'dan başkası değildi. Sirius ona bakıyor oda Sirius'a bakıyordu. Sirius asasını çıkarmaya kalmadan Radford güzel bayanla buharlaştılar. Sirius da aniden peşlerinden gitti. Bir daha kaçırmak istemiyordu o adamı. Karanlık bir yerde ikiside belirdi. Radford bağıra bağıra:

"Sarah nasıl?"

dedi ve arkasından büyük bir kahkaha patlattı. Sirius öfkesinden kendine çok zor hakim oluyordu. Karşısında duran kadını çok beğenmiş belki aşık olmuştu. Onu da kaybetmek istemiyordu. Daha tanımıyordu bile ama içinde böle hisler dolaşıyordu. Radford kadını saçından sıkıca tutmuş ve hala gülüyordu. Sirius'a iyice sert bir bakış attıktan sonra:

"Senin bu kadına nasıl baktığını gördüm. Seni izliyordum. Evime geldiğinden beri. O gün amacım seni öldürmekti ama kız arkadaşın senin önüne atladı. Bende o karışıklıkta kaçmak zorunda kaldım. Şimdi seni bu kadına nasıl baktığını görünce ortaya çıktım ve seni buraya çektim şimdi yarım kaldığım işi bitiricem. Yani seni öldürücem."

Kadını bir kenara fırlattı ve yine o ölümcül lanetin sözlerini haykırdı:

"Avada Kedavra!!"

Aynı anda Sirius'da bağırdı:

"Expelliarmus!!"

Radford'un asasından parlak göz alan bir yeşil ışık çıkarken Sirius'un asasından ise yine aynı parlaklıkta ve göz kamaştıran kırmızı bir ışık huzmesi çıktı. İki asa şimdi birbiri ile adeta ölüm kalım savaşı veriyordu. Bir kaç dakika böylece sürdü. İki adam da sürekli birbirlerine bağırıyorlar o güzel bayan ise tehlikeden korunmaya çalışıyordu. Sonunda Sirius inanılmaz bir güçle Radford'u yere serdi. Büyüsü onun kalbine gelmiş ve Radford yerde kıpırdaman yatıyordu. Sirius hemen koşarak onun asasını ayağıyla ittirdi ve nabzına baktı. Ölmüştü. Daha sonra güzel bayanın yanına gitti ve onu kaldırdı. Kadın çok korkmuş gözüküyordu ve ağlıyordu. Sirius onu sakinleştirmeye başlamıştı ve birlikte cisimlendiler...


Aradan 1 ay geçmişti. Sirius ve adı Marlowe olan bayanla iyice birbirlerini tanımış ve çok sevmişlerdi. Sirius eskisinden daha mutluydu ve Marlowe'de kaybetmemek için elinden geleni yapıyordu...


Sirius ve Marlowe mutlu bir yaşam sürmeye devam ettiler...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jessica Sleet Norabel
Yönetim, Uçuş Profesörü
Yönetim, Uçuş Profesörü
Jessica Sleet Norabel


Mesaj Sayısı : 150
Sihirsel Soy : Melez
En Belirgin Özellik : Saf nefreti.
Rpg Puanı :
Alexander Sirius Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Alexander Sirius Right_bar_bleue
Düello Gücü :
Alexander Sirius Left_bar_bleue50 / 10050 / 100Alexander Sirius Right_bar_bleue

Alexander Sirius Empty
MesajKonu: Geri: Alexander Sirius   Alexander Sirius Icon_minitimePerş. Mayıs 20, 2010 2:01 pm

Betimleme : 10/ 30
Renk ve Paragraf Düzeni: 8/ 10
Uzunluk: 10/ 10
İmla Düzeni: 10/ 20
Anlatım: 10/30

Toplam: 48/ 100

RP'nizde betimleme adına hiçbir şeye rastlamadım. Bu alanda kendinizi geliştirmenizi tavsiye ederim. Üstelik anlatımınız daha çok yaptı etti gibi cümlelerle doluydu. Bu tür kısa ve tekdüze cümleler akıcılığı bozup olayı sıkıcılaştırır. Kendinizi geliştirmeni dileğiyle, Keyifli RP'ler...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Alexander Sirius
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» John Alexander Cooper
» Alexander De'perel/Ben Küçükken.
» alexander.
» Alexander Skarsgård
» Alexander Matthew Morgan.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Karakter İşlemleri :: Puan Belirleme-
Buraya geçin: